Story By mavibirhayal22
author-avatar

mavibirhayal22

ABOUTquote
Her insan bir hayale tutunur. Ben okuduğum kitaplara tutundum. Çocukluktan gelen bir hayaldi benim için yazmak. Hep yazdıklarımı yırtıp attım. Üniversite zamanı tanıştığım bir uygulamada ismimi belirtmeden yazmaya başladım. Her hikaye benden bir parçayı taşıdı. Kimisi az, kimisi çok. Menfa en çok taşıyanllardan birisi oldu. Yeni başlangıcı yeni umutlar ile yapan birisiyim sadece.
bc
MENFA
Updated at Jun 2, 2025, 06:07
Her insan kalbinin esiridir. Bir kere kalbe sevda ateşi düşmüşse, kendi ateşinde kavrulur insan. Görmeden dokunmadan sevmek... O kadar zor ki, sevdiğini söyleyememek...Biliyor musun Deniz, ben onun beni sevmeyeceğini bile bile sevdim. Ve gidiyorum artık kalbimdeki sevdiğimi kendimle götürerek. Hoşçakal sevgilim.. Belki, bir gün, senle ben.. Bak biz diyemiyorum bile. Aynı cümlede sen ve ben oluruz ama biz olamayız sevdiğim. Biz olamayız.
like
bc
can kırıkları
Updated at May 31, 2025, 11:43
Geçmiş der susarız. Peki ya geçmiş her zaman geçer mi? Ardında bıraka bilir misin anıları ve acıları? Anılar geçmişi geleceğe taşımaz mı??? Taşır. Hem de öyle bir taşır ki şaşar kalırsın. geçdi dediğin bütün anıların birer birer gözünün önünde seninle raks eder yaşadığın acıdan fark edemezsin. Seni senden alıp sensiz bırakır da haberin olmaz. Yaralı 4 kalp. Acı derin sızı ince. Onlar boyunlarına pranga olan geçmişlerinden kurtula bilecekler mi? Attıkları her adım da geçmişin tozlu sayfalarından sıyrılıp bu günü yaşaya bilecekler mi? sığındıkları yaralı kalp kanayan yaranın sarılmasına izin verecek mi? İki ayrı ülke. İki ayrı şehir. İki ayrı dil. Aynı yara. Belki de onları birleştiren acılarıydı. farklı ülkeler olsa bile, acının dili aynıdır. iki yaralı kalp nerede olursa, olsun bir birini bulur. Er ya da geç. İki kalp hayin zamanın elinde bir birine geç mi kaldı? İki dost. İki kardeş. İki yaralı. Bekliyordu kalpleri acılarını küçümseyeni değil, yarasını kendi yarası gibi saranı. Bekliyordu adam. Ruhunu prangalardan kurtaracak kadını. bekliyordu kadın, yarasını kendi yarası gibi bilecek adamı. İki kadın. Ayrı şehir. Ayrı ülke. Bir tesadüf eseri tanıştılar ve bir daha kopamadılar. Yıllara ve mesafelere inat acılarının elinden tutarak büyüdüler. Düştüler, birlikte kalkmayı öğrendiler. Ağladılar, gözyaşlarını silmeyi öğrendiler. Şimdi birlikte yürüme zamanı. Her ikisinin yarası aynı. Gülüşlerine sakladılar acılarını. Beklediler. Kabullendiler. Anladılar. Hayat zor. Tutunmak için bir dal, bir umut lazım. Tutundular bir birlerine. Onların umudu bir gün karşılaşmak ve kalpten gülümsemek...
like
bc
Masal Rüzgarı
Updated at Nov 8, 2024, 06:43
"Önüne baksana. Anlamıyorum benim gibi birisini nasıl görmüyorsun? Öyle küçük boylu da değilim ki." Bir kadın neden bu kadar çok konuşur? "Bilerek çarpmadım küçük hanım. Ayrıca o kadar yüksek boylu da değilsin. Ha bu arada çok konuşuyorsun." Son söylediğimle neredeyse gözlerinden ateş çıkacaktı. "Bana baksana sen kim olduğunu sanıyorsun? Ne hakla benimle böyle konuşursun? Hem bana çarp, hem özür dileme, hem de hiç suçu yokmuş gibi laf yetiştir. Oldu canım başka arzun?" "Çok konuşmaman. İnan ki, başka bir şey istemiyorum." "Ay delireceğim. Hala üste çıkıyor ya." "Tamam küçük hanım sen delirmeden ben özrümü dileyeyim." "Yok öyle şey. Hem onca laf say, hem baştan savma özür dile. Ben kabul eder miyim hiç?" Tam cevap vereceğim zaman arkadan gelen sesle susmuştum. "Zümra bir sorun mu var?" Demek ismin Zümra küçük hanım. İlk defa duyduğum bir isim hayatımın merkezine yerleşecekti benden habersiz. "Yok canım bir sorun. Beyefendi özür diliyordu zaten değil mi?" Kaşlarını havaya kaldırıp dik dik yüzüme bakıyordu. Özür dilemeden kurtuluş yok değil mi küçük hanım? "Kusura bakmayın yanlışlıkla size çarpıp vaktinizi aldım." Ben de Alp Korkmazsam bu iş burada bitmedi Zümra hanım. Korkmaz holdingin tek varisi Alp Korkmaz ressam bir kıza takılı kaldı. İki inatçı keçi orta yolda buluşur mu bilinmez. Birbirlerinden habersiz intikam planları kurarken aşk onlara büyük bir sürpriz yaparak kapılarını çalıp kaçtı. Ve ne tesadüf kapının arkasında deli dolu küçük bir kız.
like
bc
Efdal
Updated at Aug 22, 2024, 00:51
Kaçıp gitmek istersin bazen. Kendinden kendi uzağına. Farkındasındır oysa nereye gidersen git, kaçmak istediklerin seninle gelecektir. Peki gerçekten gitmek diye bir şey varsa? Yaşayarak öğrenecek genç kadın. 25 yaşında ilk defa tasavvuf ile tanışırsa ne olur? Girdiği bir sahaf çıkış kapısı olabilir mi? Kimsesiz kalan ruhu ailesini bulur mu? Ve en önemlisi kadın gerçek aşkın varlığında savrulur mu?
like