Bölüm 3

358 Words
O günden sonra neredeyse bir ay boyunca sıkı yönetimde tuttu Çağla ve Efe beni. Resmen kalan son bir kaç ayımın bir ayını heba ettiler yani. Tamam, hastaneye ilaç almak için gittiğimizde doktor biraz azarlamıştı beni içki yüzünden ama sırf bu yüzden de bir insan evladı eve kapatılmazdı ki canım. Son bir kaç gündür yaptığım gibi yine Çağla eve gelir gelmez başının etini yemeye başladım. “Hadi ama Çağla, ne zamana kadar eve kapatmayı düşünüyorsunuz beni?” “Akıllanana kadar.” “Ama akıllandım ki.” diyerek burun kıvırdım. Ben her zaman için gayet akıllı bir kızdım bir kere. “Hâlâ tedaviye hayır diyorsun Duru ve sence akıllandın mı yani?” diyerek sinirle bana bakan Çağla’ya baktım, neden bir türlü kabul etmiyordu ki? “Çağla açmayın diyorum şu konuyu. Tamam çıkmak istemiyorum dışarı, hatta odadan bile çıkmayacağım bundan sonra. Yeter ki kapatın şu konuyu.” diyerek sinirle odama geçip yatağın üzerine oturdum. İkisi de benim iyiliğimi istiyordu emindim ama tedavi kelimesinden iğrenmiştim artık. Efe benim inadımı bildiği için pek konusunu açmasa da alttan alttan Çağla’yla yaptığı ittifakın farkındaydım tabi ki. Onları seviyordum ve ben de bırakmak istemiyordum ama her şey istediğimiz gibi olmuyordu bu hayatta ne yazık ki. Acı olsa da çok küçük yaşta anne diye ağlarken, annemin gelmeyeceği gerçeğiyle yüzleştiğimde anlamıştım ben her istediğimin gerçekleşmeyeceğini. “Hazırlan hadi, ben de Efe’yi arayayım da çıkalım bari.” diyerek kapıdan kafasını uzatan Çağla’ya bakıp güldükten sonra, o Efe’yi aramaya giderken giyinmek için ayaklandım ben de. Geçen sefer yaptığım büyük hatayı yapmayarak elbise yerine pantolon ve güzel bir tişört giyerek saçlarımı topladım. Zaten Efe benim geçen günkü hâlimi görse bir temiz sopa çeker, elbiseden görünen bacaklarımı da çubuk kraker niyetine çatır çutur kırardı. Hazırlanıp odadan çıkarken Çağla da hazır bir şekilde çıktı odasından. “Bence Efe gelmeseydi daha iyiydi.” deyip koltuğa oturdum. “Oldu canım. Bu saatte tek çıksaydık da kurda kuşa yem olsaydık değil mi?” Ah Çağla ah! Bir bilsen keşke arkadaşının ne kurtlara yem olup, ne cevizler kırdığını? Biz konuşurken kapıya gelen Efe’yle birlikte dışarı çıkıp bir kafeye gittik. Daha geçen gün barlarda fink atan ben ne kadar da terbiyeli bir kızdım şu an değil mi ama?
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD