Ağabeyimin elinde gördüğüm fotoğraflar beni yerle bir etmeye yetmişti. Geçmiş aslında hiç geçmemişti iste bunu o an anladım. Elindeki fotoğraflar benim kaçırıldığım zaman gördüğüm işkencelerden karelerdi. Kimseye anlatamadığım o anılar yutkunmamı engelliyordu, anılar beynime doluştukça genzim yanmaya başlamıştı. Bana anlattıklarına inanmadığım da daha fazla deliye dönüp beni sandalyeden saçımdan tutarak yere savurmuştu. Sanki şu an oluyormuş gibi anılar saç diplerim sızlamaya başlamıştı. Bütün bunları yaşamak için çok küçük değil miydim? Günlerce aç bırakılmayı hakkedecek ne yapmış olabilirdim ki ya koltuk altımdan başlayan kalçama kadar inen yara izimdeki kanın akışını sanki o an bedenimde hissediyordum. Ben bütün bunları düşünürken ağabeyimin de gördüğü şeylerden dolayı kendini kontrol etmekte zorlandığı alnında çıkan damarlardan belliydi. Gözleri beni bulduğunda elaları bir ton daha koyulaşmıştı ve titreyen elini duvara geçirmesi bir olmuştu. Gittikçe yatağa gömülen bedenim ile göz yaşlarım tekrardan akmaya başlamıştı.
Ağzımdan çıkabilen tek söz ise "Özür dilerim." olmuştu. Bunu duyan ağabeyim ise birden bağırarak, kızgın bir şekilde "Sakın Lina, sakın bir daha özür dilemiyorsun. Hiçbiri senin suçun değil. Seni bu duruma düşüren herkesi getirip senden özür dileteceğim ama sen bir daha özür dilemeyeceksin. Bunların hiçbirini kafana takmanı istemiyorum. Babam ve ben halledeceğiz her şeyi. Kıymetlimizsin sen. Merak etme o kadın da bir daha karşına dahi çıkamaz. Biz onun icabına bakacağız. Arda konusunda da ne olursa olsun o bizim kardeşimiz onun yeri bizim yanımız. Sadece senden tek ricam sil o göz yaşlarını ve bu konuyu daha fazla kurcalama. Sen baygınken biz bilgisayarından gereken şeyleri aldık zaten sadece kendini daha iyi hissettiğin bir zaman gel ve notlar hakkında konuşalım. Onun haricinde bu konulardan elini ayağını çekmeni istiyorum. Seni korumam için bana müsaade etmen gerek. Eğer beni zorlarsan maalesef farklı yollarla seni güvende tutmak zorunda kalacağım ki bunu ikimizde istemeyiz biliyorsun. Şimdi kalk iyi olunca bana mesaj at kızları göndereceğim yanına seni merak ediyorlardı fakat zorla gönderdim evlerine." demişti. Tam arkasını dönmüş odadan çıkacakken bir şey unutmuşçasına dönüp ekledi " Bu arada eski psikoloğuna yeniden kayıt yaptırıyorum bu hafta haberin olsun." demiş ve cevabımı beklemeden çıkmıştı. Ardından koridordan gelen kırılma sesleri cabasıydı.
Beni düşündüğünün farkındaydım ama benim hayatım benim kararım ve benim acılarım söz konusuyken hiçbir konuda söz hakkım olmaması kabul edebileceğim bir şey değildi. Bugüne kadar susmamın en büyük sebeplerinden biride belki buydu kendi sorunlarımı kendi çözme isteğim. Buna müsaade edemezdim. Eğer ondan önce ben bu olayı çözersem kendi başımın çaresine bakabildiğimi anlar ve kendi hayatıma dahil olabilirdim belki de.
Verdiğim bu kararın ardından kafamı toplamak ve olduğum durumu idrak edebilmek adına eski Lina’nın kullandığı yönteme başvurma kararı almıştım. Telefonumdan saate baktığımda çoktan öğleden sonra olduğunu gördüğümde şaşırmıştım. Saat öğleden sonra beş olmuştu bile bu da her ne yapmam gerekiyorsa hızlıca yapmam gerektiği anlamına geliyordu. Yataktan kalkıp her ne kadar korksamda cama doğru yönelip aşağı bakma gereği hissetmiştim. Gördüğüm şey ise içinde olduğum bilinmezliği çoğaltmaktan başka bir işe yaramamıştı.
Aşağı da babam ve ağabeyimin sinirli bir şekilde konuştuklarını görmüştüm fakat bilinmezliğimi arttıran şey bu değildi hemen yan taraflarında korumalar birkaç valizi arabaya koyuyorlardı, arabanın içini net göremiyordum. Anladığım kadarı ile annemi gönderiyorlardı. Zamanımın kısıtlı olduğu aklıma gelir gelmez hemen çalışma odama gidip kapıyı kilitleyip masanın başına geçmiştim. Yıllardır kullanılmayan defterim ve kalemimi çıkartıp liste yapmaya koyulmuştum.
Liste bittiğinde şu şekildeydi:
1-) Saadet Tılsım’ın nereye gönderildiğini öğren?
2-) Ayça ve Buketi çağır ve sen bayıldıktan sonra yaşanılanları öğren.
3-) Ağabeyin ve babana kaçırıldığın zaman yaşadıklarında dahil her şeyi açıkla.
4-) Sana notları atan kişiyi bul ve neden intikam almak istediğini öğren.
5-) Notları bir araya topla ve her şeyi baştan değerlendir.
6-) Sırana kadar ulaşabilen kişinin okuldan olduğunu bildiğine göre şüpheli olabilecek kişileri gözlemle ve takip et.
7-) Bir daha sakın kim olduğunu unutma. Sen Lina Nil Tılsımsın. Bir daha kimseye seni bu kadar etkilemelerine izin verecek kadar yakınlık tanımayacaksın!
8-) Ayça ve Buketi olaylara asla karıştırma ve kimseye kendini açma.
9-) Gardını düşürme. Dövüş kurslarına devam et. Kendini korumayı unutma!
10-) Arda’nın bir suçu yok ona karşı cephe alma.
11-) Bakımını asla unutma. Maskeni düşürme. Kendini unutma!
Maddelerinden oluşuyordu. İlk önce ikinci maddeden başlamak mantıklı geliyordu. Daha sonrasında sıra belki de beni en çok zorlayacak ve yıkımıma sebep olacak olan maddeye, üçüncü maddeye gelecekti. Bunu yapacaktım, zorundaydım, benim suçum değildi, kendimi suçlamamalıydım. İntikamım alınacaksa bunu sadece onlar yapabilirdi ve bunun da tek yolu anlatmamdan geçiyordu. Eğer bunu da mental olarak başarılı bir şekilde atlatabilirsem günün son maddesi olarak beşinci maddeyi yapacaktım.