İNTİKAM PLANI
Shelby, okuduğu gazeteyi sertçe masanın üzerine fırlattıktan sonra yükselen sinirlerinin verdiği etkiyle yerinden kalkarak pencerenin önüne doğru yürüdü.
" intikam istiyorum." Diye mırıldanarak parmaklarını pencerenin camında gezdirdi " ve aldığımdan emin olacağım " diye devam etti.
Yağmur damlaları sertçe cama vururken Shelby çarpan her bir damlayı yüzünde hissediyormuşçasına yanağını çevirerek bakışlarını pencereden kaçırdı.
Yağmurdan nefret ederdi. Yağmur damlalarının tenine değmesi ise içinin ürpermesine sebep olur ve genç bir kızken yaşadığı o gecenin anılarını hatırlamasına sebep olurdu.
Bütün kemiklerinin acıyla dalgalandığını hisseden Shelby perdeleri kapatarak yağmurun izlerini sakladı ve tekrar kalktığı masaya dönerek sandalyesine oturdu.
Kapının çalınması ile başını kaldırdı ve nazik bir dille " girin " dedi. Beklediği kişi gelmiş olmalıydı.
İçeri giren genç kız arkasında bulunan yakışıklı görünümlü bir adamla salonun ortasına yürüdükten sonra " buyrun " diyerek Shelby'nin yanında ki sandalyeyi gösterdi.
Chester, gösterilen yere yürüdükten sonra Shelby'e kısaca baktı ve daha sonra yüzüne yayılan gülümsemeyi saklamayarak "Shelby " diye seslendi.
" Sevgili arkadaşım Shelby Brett .."
Genç kızın koluna hafifçe dokunarak kendisine çekti ve yanağına öpücük bıraktıktan sonra " sevgilim, nişanlım hatta eşim olmasını arzuladığım kadın." diyerek anlamlı bir şekilde gözlerini Shelby'nin yüzünde gezdirdi.
" Beni utandırıyorsun Chester fakat arkadaşım olmandan çok mutluyum ve biliyorsun ki sana o gözle asla bakmadım sevgili arkadaşım."
Chester somurtarak sandalyeye oturduktan sonra " belki bir gün bakarsın " diyerek göz kırptı ve yakışıklı yüzünün Shelby'nin dikkatini çekebilmesi için içten içe dua etti. Küçüklüğünden beri tanıdığı genç kıza arkadaşlığın ötesinde hisler beslese de bunu gerçek manada asla Shelby'e söylememişti. Aralarında ki yakınlığa dayanarak Chester'in böyle şeyler söylediğini düşünüyordu Shelby'de.
Shelby, önünde ki gazeteyi Chester'in önüne ittikten sonra " ilk manşet " diye mırıldandı. Söylediği satırlara bakmadan çay fincanını eline alarak Chester'in söylediği haberi okumasını bekledi.
"............"
" gerçekten kararlı mısın ?, o eve girmek sandığından zor olabilir ."
" Girmeliyim Chester, geleceğim o evde.En önemlisi hayatımı çalan adam ve geçmişim o kapıların ardında. "
Chester eliyle çenesindeki sakallarını kaşıdıktan sonra düşünceli bir ifadeyle Shelby'nin bal rengi gözlerine baktı.
" umarım intikamını alabilirsin Shelby, ben ne gerekiyorsa halledeceğim.Bir kaç güne Black arazisine girmiş olursun."
" Victım bana yaptığının bedelini ödeyecek Chester. Onunla işim bittiğinde o evden vicdanım rahat çıkacağım. Göreceksin hayatıma o zaman devam etmekte bir sorun yaşamayacağım. "
Gazeteyi tekrar kendi önüne çekti.
" Lord Victım , eşi ve çocukları ile birlikte şehrin dışında ki evlerine gitmek üzere bugün Londradan ayrıldılar. Lordun eşine olan aşkı gözlerinden okunuyordu. "
Nefretle yazan satırları okuduktan sonra;
" Güzel hayatına elveda et Victım, yakında kabusun olmak için geleceğim ". dedi ve gülümseyen gözlerle arkadaşına baktı.
''Shelby sence de biraz abartmıyor musun.Yani bu intikam olayı, o eve çocukların bakıcısı olarak girmek falan..bana ileri gidiyormuşsun gibi geliyor.Seni tanıyabilir Shelby bu gerçekten çok riskli''
Shelby yerinden hızla kalkarken aynı zamanda da elbisesinin kolunu sıyırarak yıllardır orada duran izlerden birinin üzerine sertçe dokundu.
''Bunun için az bile Chester '' diye bağırdı. Şimdi burnundan soluyordu ve her zamankinden fazla intikam almak istiyordu.
''Victım bu yaptığının cezasını ödeyecek Chester. O zamanlar 22 yaşında genç bir adam olabilirdi fakat şimdi 30 yaşında evli bir adam. Ve bende o zamanki çirkin zayıf kız değilim.''
''Evet evli Shelby..Bunu kendi ağzınla söylüyorsun.Üstelik iki tane de çocuğu var..Ve hayır sana katılmıyorum, sen o zamanki kızsın Shelby , her zaman güzeldin.Ve gözlerin ...emin ol seni onlar ele verecek. ''
''Benim hiç bir zaman bir çocuğum olmayacağını biliyorsun değil mi Chester. 26 yaşındayım ve hiç bir zaman evlenip çocuk sahibi olamayacağım.!''
''Sende evlenebilirsin Shelby.İçinde ki bu intikam arzusuna bir son verebilsen ve etrafına baksan seni seven birileri olduğunu göreceksin..ya da sevecek..''
Chester kendi duygularını söyleyecek duruma gelmişken son dakikada lafı çevirmiş ve yine hislerini saklamıştı.
''Kim bu bedeni sever ki Chester '' diye mırıldandı Shelby . ''Kim bu izlere dokunmak ister ki ! Üstelik onların hangi amaçla yapıldığını bilerek..''
Genç kızın şiir gibi konuşması Chester'i oldukça etkilemişti. İçinden ''ben '' demek gelse de sessiz kalarak arkadaşını izlemeye devam etti.
Shelby oldukça kararlı görünüyordu ve Chester'in elinden tanrıdan ona yardımcı olmasını dilemekten başka bir şey gelmiyordu.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Lord Victım kırsalda bulunan evinin çalışma odasında oturmuş çocuklarına bakıcılık yapmak için gelenlerin özgeçmişlerini okuyor ve beğenmediklerini de eliyordu.
İki çocuğu vardı ve ikisinin de evde bulundukları zaman diliminde alabilecekleri en iyi eğitimi almalarını istiyordu.
Gelen bakıcıları teker teker elerken sinirle bağırarak yerinden kalktı.
''Bu bakıcıları mı benim çocuklarıma layık gördün Almond ? Hepsi de birbirinden berbat. Sana nasıl birini istediğimi tam olarak anlatamadım sanırım ! ''
Almond korkuyla elinde kalan son özgeçmiş'i uzattı.
''Lordum lütfen buna da bakın. Son bir özgeçmiş kaldı eminim bu isteklerinizin hepsini karşılayacak nitelikte.''
Victım kağıdı eline almadan önce yardımcısı Almond'a öfkeli bir bakış attı.
''Umarım öyledir Almond yoksa kendine yeni bir iş aramanı önermek durumunda kalacağım ''
Söylediği sözlerden sonra arkasında korkmuş bir adam bırakarak tekrar pencerenin önüne yürüdü. Elinde ki kağıda gelişi güzel göz gezdirdikten sonra ''Aferin '' diye mırıldandı. Okuduğu nitelikler gözlerini kamaştırmıştı.
''Shelby Brett Young, yarın burada olsun Almond. O kız çocuklarım için en uygun aday ''
''Peki efendim ''
Almond rahatlayarak dışarı çıktığında Victım hala elinde ki kağıda bakıyordu. Bir çok dilde akıcı bir şekilde konuştuğunu belirten kızın matematik ve fizik alanlarında usta olması da Victım'ın ilgisini çeken bir diğer unsurdu.
Böyle bir kızın bakıcılık için başvuruda bulunması kendileri için çok büyük bir şanstı.
İKİ GÜN SONRA
Shelby elinde ki davetiye zarfını masanın üzerine fırlattıktan sonra aynanın önüne doğru yürüdü. Sırtında ki derin kesikleri saklamaya çalışarak üzerinde bulunan korsesinin iplerini sertçe sıktı.
Hissettiği acıyı saklamak istercesine yüzünü buruşturarak " KAHRETSİN " diye bağırdı.
Bu acıyla yaşamak zor geliyordu ve buna sebep olan adamın hayatının çocukları ile mutlu bir şekilde geçiyor olması ise gururuna dokunuyordu. Ona bunu yapan adamın acı çekmesini istiyordu.
İntikam almanın zamanı gelmişti ve şimdi bu ailenin içine bir şekilde girecek ve Kara Kurt'un dikkatini çekecekti.
Kalbini çalacağı adamın vücudunda değil ama kalbine alacağı hasardan derin bir memnuniyet duyacağı kesindi. Sıkı korsesinden görünen dolgun göğüslerini giydiği elbisenin ardına gizleyerek siyah kapalı bir elbiseyi üzerine geçirdi.
Bir bakıcı gibi görünmesi gerekiyordu ve bunu başarabilirdi.
Kadınlığını kullanmanın şimdi sırası değildi fakat o zaman geldiğinde vücudunu feda etmekten hiç bir şekilde üzüntü ya da pişmanlık duymayacaktı...