Shelby sinirli bir şekilde Chester'a baktı ve çayını içmeye devam etti.
''Bu konuyu artık kapatmamız gerektiğini düşünüyorum Chester '' diyerek sinirli görünüşünün aksine sakin bir şekilde cevap verdi.
Çayının bulunduğu porselen fincanın üzerinde ki ince parmakları yavaş bir şekilde dolaştıktan sonra pembe tonlarında ki rujunun bıraktığı ize dokundu.
''Bir hafta oldu Shelby. Victım'ın sana farklı davrandığını söyledin.Belki de seni tanımıştır ve ona göre davranıyordur.''
''Ahh hayır Chester o kadar da akıllı değil. Beni düşündüren neden normalde kaba bir adam iken her karşılaşmamızda bana farklı biriyle konuşuyormuşum hissini yaşatması.''
''Kardeşiyle konuşuyorsundur belki. Olamaz mı ?''
Chester gülümseyerek Shelby'e baktı.
''Saçmalama Chester, Lord Victor şuan çok uzakta.Aldığım duyumlara göre en son ispanyada bir limanda görülmüş. ''
''Victor'ı tanımıyorsun değil mi Shelby ''
''Hayıt Chester. Tanımayı da düşünmüyorum.Benim için kardeşinden farkı olmayan bir adam kendisi.''
''Ahh yanılıyorsun hayatım.Lord Victor kardeşinin aksine oldukça kibar centilmen ve dürüst bir adamdır. İngiltere de bulunmamasının sebebini ise abisinden ve onun karısından uzak kalmak için olduğunu söylüyorlar. ''
Bu konu Shelby'nin ilgisini oldukça çekmişti.
''Neden peki Chester '' diye mırıldandı. Lord Victor ilgisini şu an için çekse de sonuçta o da Black ailesindendi ve Shelby'nin onlarla asla bir işi olamazdı.
''Söylenilenlere göre Victor, ikiz kardeşi Victım'ın şimdi ki eşi Charlotte'a aşıkmış. Tabi o zamanlar ikisi de genç olduğundan aralarında bir tartışma vuku göstermiş. ''
''Peki sonra ne olmuş..'' Konu gittikçe daha da ilginçleşmeye başlamıştı.
''Bir gün Charlotte, Victım olduğunu düşünerek Victor'u öpmüş. Tabi ki ben buna inanmıyorum, Charlotte'ın Victorda hep gözü olduğunu düşünmüşümdür. Her zaman Victor ailenin sevilen bir üyesiydi ve tabi ki de kadınların sahip olmak istediği o mükemmel erkek tipi ''
''hımm..'' diye mırıldandı Shelby. Kendisi için bunlar hiç bir şey ifade etmiyordu.Mütemadiyen Black erkeklerinden nefret ediyordu ve öyle de kalacaktı.
''Peki sonra ne olmuş. Lord Victor ve Charlotte arasında. ''
'' Victım ile Charlotte evleneckleri sırasında olan bu olaydan sonra Victor düğüne bile kalmadan yurt dışına gitti. Onun gibi onurlu bir adam ailesine ihanet etmez Shelby. Kalıp Charlotte ile ilşki yaşayabilirdi .Tabi ki de o zamanlar Charlotte'a hayrandı , sonuçta kim değildi ki ..Yine de Victor bütün her şeyi arkasında bıraktı ve bir kaç sene boyunca yurt dışında kaldı.''
'' Şaşırdığımı söylemeliyim. Ben yasak bir aşk ilişkileri olduğunu düşünmüştüm ''
''Hayır tatlım Victor böyle bir şeye yeltenmez. Kardeşi onun için her şeyden önemlidir.Aklında bir şüphe bulunmaması adına kardeşinin mutluluğu için yurt dışında o kadar sene yaşamaya katlandı. ''
''Ahh neyse Chester.Yeter bu kadar ! Black'ler umurum dahilinde değiller.Ayrıca bir hafta önce karşılaştığım kişi Victım'dı.Victor değil. O olsa anlardım ''
Shelby yine de tarifi imkansız garip düşünceler içindeydi. Gerçekten de Victor'la karşılaşmış olabilir miydi. Eğer öyleyse bu bütün planlarının aksamasına sebep olurdu.İki kardeş lanet olası bir şekilde ayırt edilemeyecek kadar benziyorlardı ve Shelby o evde planlarını uygularken iki kez düşünmek istemiyordu.
Bu sorunu da bir şekilde halletmeliydi. O yüzden yarın Black'lerin evine gittiğinde çalışanlardan bir şekilde bir şeyler öğrenmeye çalışacaktı.
------------------------------------------------------------------------
Victor bir haftadır şehirde ki evinde ikamet ediyor ve işleriyle buradan ilgileniyordu. Yurtdışından yeni dönmüştü ve daha kimsenin İngiltereye döndüğünden haberi olduğunu sanmıyordu. Bir tek kardeşi Victım'la görüşmüş ve yine buraya dönmüştü.
Şehir hayatından sıkılan Victor bir haftadır ciddi ciddi kırsalda ki eve gidip ilkbaharı Victım ve ailesiyle geçirmeyi düşünüyordu.
''Sevgilim yatağımıza ne zaman geleceksin. Isıtman gereken biri var burada.''
Yan tarafından gelen sesle başını çevirdi ve uyanmış olan metresine baktı. Seline ingiltereye her geldiğinde yatağını ısıtan bir kadından başka bir şey değildi fakat kendisini Victor'ın sevgilisi ya da ciddi bir şeyi görmekten geri kalmıyordu.
''Seline hava yeterince sıcak zaten üşüdüğüne emin misin !''
''Victor, hadi gel buraya beni böyle bekletmen hoşuma gitmiyor. ''
Victor yerinden kalkarak yatağa doğru ilerledi.Altında sadece pantolonu vardı ve vücudunun açıkta kalan üst kısmı Seline'in gözlerinin zevkle parlamasına sebep olmuştu. Bu adam için gerçekten deli oluyordu ve bir gün Victor'un hayatında ciddi bir yere sahip olmayı amaçlıyordu.
Yastığın üzerine dökülen sarı saçları tenini daha parlak gösterirken masmavi gözleriyle Victor'a baktı ve utanmaz bir şekilde dudaklarını yaladı.
Victor yatağa yanaşarak Seline'in kendisini çekmesine izin verdi. Kendini Seline'in çıplak bedeninin üzerinde bulduğunda istemsiz bir şekilde genç kızın saçlarına dokunarak yavaşça okşadı. Bu hareket Seline'in umutlanmasına sebep olurken Victor burnuna götürdüğü bir tutam saçı koklayarak yüzünü ekşitti.
Bu koku, koklamayı istediği o koku değildi. Üstelik Seline'in saç rengi gözüne bir an çok kötü görünmüştü. Aç gözlerle kendisini öpmesini bekleyen Seline'e bakarken bu gece bir daha Seline ile birlikte olamayacağını anladı. Artık Seline ilgisini çekmiyordu. Seline'in göz rengi daha önce de bu kadar itici gelmiş miydi acaba kendisine.
''Bu gece yorgunum Seline '' diye mırıldanarak yan tarafa doğru çekildi.
Ayağa kalkarak gömleğini üzerine geçirdi ve ceketini eline aldıktan sonra ''uyumaya devam et gidiyorum '' dedi. Metresinin bir şey demesine fırsat vermeden odadan çıktı ve arkasında aklı karışmış bir kadın bıraktı.
Seline ilk defa şaşırmış ve ne yapacağını bilememişti. İlk defa bu yatakta tek başına bırakılıyordu.Victor ilk defa kendisiyle birlikte olmak istemediğini dolaylı yoldan da olsa söylemişti.Tanrım Seline korkuyordu. Victor'u kaybetme düşüncesi korkmasına sebep oluyordu.
----------------------------------------------------------------------
Ertesi gün Victor, kırsalda bulunan eve iki saatlik yolculuğun ardından heybetli bir at üzerinde vardığında, kapıdan girmekte olan Shelby'i gördü.
Tanrım bu kız ya çıldırmıştı ya da bakireydi. Vücudunu o tarz renkte bir elbiseyle neden kapattığını anlamasa da buna kafa yormayarak atından atladı ve üzerin düzelttikten sonra aynı şekilde evin kapısından içeri girdi.
Biraz önce Shelby'nin buradan geçtiğini kanıtlayan koku hala tazeydi ve Victor istemeden de olsa kokuyu içine çekerek mest olmuş bir vaziyette etrafına bakındı. Hafif bir şekilde deniz kokusuyla karışmış taze bir çiçek kokusu vardı. Hangi parfümü kullandığını saçma bir şekilde merak ederken kendini koridorda yürürken buldu.Ayakları kendini kütüphaneye doğru götürdüğünde Victor bu durumu garipsemeyerek kapıyı açtı ve içeri girdi.
Göğsüne çarpan küçük bir bedenle gülümseyerek başını eğdi ve ''Böyle karşılaşmayı bırakmalıyız '' dedi.
Aynı koku şimdi daha yoğun bir şekilde burnuna dolarken kendisine öfkeyle bakan bal rengi bakışlarla karşılaştı.
Tam olarak bal rengindeydi, mavi ya da yeşil değildi. Victor bu tarz renklerden hoşlanırdı.Hatırladığı kadarı ile bal rengi gözlere sahip birini daha önce görmemişti bu yüzden ilgi alanının dışındaydı.
''Bence siz beni takip etmeyi bırakmalısınız. !''
Shelby kütüphaneden çıkarken elinde ki kitaplara bakıyordu fakat aklı başka yerdeydi. Alacağı intikam üzerine düşünüyordu ve kapının önünde birinin olabileceğini düşünmemişti.
''Seni takip ettiğimi sana düşündüren ne küçük hanım ''
''Bana bu şekilde hitap etmemelisiniz. ''
''İsminizi öğrenebilirsem eğer..''
''Tanrım siz benimle dalga mı geçiyorsunuz. İsmimi zaten bildiğinizi düşünüyorum Lord Victım..!''
''Ben Victım değilim '' diyecekken;
Shelby karşısında ki adamın daha fazla bir şey demesine izin vermeden hızla oradan uzaklaşarak merdivenlere yöneldi.
Victor şaşırmış bir şekilde gülümserken bu kızın kendisini kardeşiyle karıştırdığını fark etti. Üstelik genç kızın bakışları nefret doluydu ve Victor elinde olmadan kendini merak eder bir şekilde buldu. Bu kızla kardeşi arasında ne yaşandığını merak ederken yüzü eski halini aldı.
Artık gülümsemiyordu.