GÜZEL VE ÇİRKİN

ARAMIZDA Kİ RESMİYET

''Ben Victım değilim '' diyecekken;

Shelby karşısında ki adamın daha fazla bir şey demesine izin vermeden hızla oradan uzaklaşarak merdivenlere yöneldi. 

Victor şaşırmış bir şekilde gülümserken bu kızın kendisini kardeşiyle karıştırdığını fark etti. Üstelik genç kızın bakışları nefret doluydu ve Victor elinde olmadan kendini merak eder bir şekilde buldu. Bu kızla kardeşi arasında ne yaşandığını merak ederken yüzü eski halini aldı.

Artık gülümsemiyordu.

Shelby az önce yaşananlardan ötürü oldukça sinirliydi. Victım'la karşılaşıp durmaktan sıkılmıştı.Üstelik bu karşılaşmaları sürekli bir çarpışma şeklinde oluyordu. 

Normal de Victım çok ortalarda görünmüyordu bu da Shelby'nin planını sekteye uğratıyordu. Victım'ın ilk önce işlerinin bozulmasını sağlayacaktı.Daha sonra ise evliliğini bitirmek için uğraşacaktı.Mutlu bir hayat yaşamasına tahammülü yoktu. 

Genelde Carlotte ile sürekli bir tartışma halinde olsa da yazılanlara göre birbirlerini sevdiklerini düşünüyordu.

''Tanrım '' diye mırıldandı. Daha şimdiden yorulmaya başladığını hissediyordu.

Çocukların oyun odasına girerek etrafına bakındı. Thomas ile Elsa odalarında görünmüyordu. Çocukların nerede olabileceğini düşünürken saatin daha erken olduğunu fark etti.Büyük ihtimal kahvaltılarını etmiş bir vaziyette bahçede oyun oynuyorlardı. 

Tekrar kapıya yöneldi ve odadan çıkarak merdivenleri inmeye başladı. Farkettirmeden etrafa göz atmayı da ihmal etmiyordu.Bahçeye vardığı zaman çocukların seslerini duymayı bekleyerek gözlerini kapattı. Hava mis gibi çiçek kokuyordu.

Burnuyla sadece kokuya odaklandı ve dış dünyaya karşı bir kaç dakikalık da olsa kendini kapattı.Güneşin tenine değmesini seviyordu ya da sıcaklığı teninde hissetmek. 

Victor karnına çarpan topla sendeleyerek küçük yeğeni Thomas'a baktı.

'' Acıttın Thomas, bu kadar güçlü olduğunu bilmiyordum ''dedi. 

Thomas amcasına doğru koştuktan sonra yerde ki topu aldı ve ''ceza sana amca ''diye bağırdı.

Victor hayretler içinde kaşlarını çatarken biraz önce bakmakta olduğu yere kafasını çevirdi.Dikkati bu yüzden dağılmıştı.Biraz önce evin arka kapısından dışarı çıkan genç kızı görmüştü. 

Bu havalarda neden o saçma kıyafetleri giydiğine anlam veremiyordu. Güneş tam tepelerinde etrafı ısıtırken vücudunu siyah kıyafetlerle örtmesi saçma geliyordu.Her genç kız gibi onu da renkli kıyafetler içinde görmek istediğini farketti. Hatta sadece bu kızı görmek istiyordu.

Nedensizce bütün ilgisini çekiyordu genç kız.Çok fazla konuşmamasından dolayı mıydı bilmiyordu ya da sürekli sinirli bir ruh halinde olmasından da olabilirdi. 

İki kez çarpışmışlar ve ikisinde de kızın gözlerinin içine bakmıştı.Orada ne gördüğünü bilmiyordu fakat bakışları çok derindi üstelik içinde bir yerlerde hüzün ve öfke hissetmişti.

Şimdi ise genç kız gözleri kapalı bir şekilde başını yukarı kaldırmış güneşin kendisini ısıtmasına izin veriyordu. Başka hiç bir yerde böyle bir manzaraya tanıklık edemeyeceğini biliyordu Victor.

Bu kızın kim olduğunu ve burada ne aradığını öğrenmenin vakti gelmişti. 

Çocuklara dönerek yere çömeldi.Bir dizinin üzerinde durduktan sonra ''Thomas '' diye seslendi.Aynı anda Elsa da başını çevirerek kendisine bakmıştı. 

''Şu kız..''dedi eliyle göstererek. ''Onun kim olduğunu biliyor musunuz '' diye sordu. 

Elsa hemen öne atılarak sevinçle ''evet ''diye bağırdı. 

''Bizim bakıcımız Shelby..!''

''Shelby '' diye tekrarladı içinden Victor.

''Sizin zaten bir bakıcınız olduğunu sanıyordum ben '' dedi merakla. 

''Hala var Victor amca ''diye cevapladı Thomas. 

''Shelby bize sadece kitap okuyor, altı farklı dilde hemde ..Bir görsen büyüleyici ve bize de öğretmeye çalışıyor..''

''Gerçekten büyüleyici '' diye düşündü Victor tekrar içinden.

Gülümseyerek ayağa kalktı ve yeğenlerine dönerek ''onu test etmeme kızmayacaktır o zaman değil mi ''diye sordu.

İki çocuk heyecanla başlarını sağa sola sallarken Victor çoktan genç kıza doğru yürümeye başlamıştı. 

Shelby teninin iyice ısındığını hissederek gülümsedi. Uzun zamandır bu güneşe hasret kalmış gibiydi.Kasları yavaşça gevşerken duyduğu sesle kasılarak gözlerini açmak zorunda kaldı.

''Hola señorita !''

Bir çift koyu yeşil göz kendisine bakıyordu. Ayrıca Victım ne zamandan beri ispanyolca konuşabiliyordu. 

Kaşlarını çatarak gözlerini kıstı ve ''Beni test ediyorsunuz galiba '' diye cevap verdi sertçe. İkinci kez bir teste tabi tutuluyordu ve bu canını sıkmaya başlamıştı. 

Victım'ın cevap vermemesi üzerine ''Por favor, retírese del incidente, estás bloqueando el sol'' diyerek gözlerini tekrar kapattı. 

Victor şaşkın bir şekilde kenara çekildikten sonra gülümseyerek Shelby'e baktı. Bu kız gerçekten cesurdu ya da aptal. Hiç kimse kendisi ile bu şekilde konuşmaya cesaret edemezdi normalde. Shelby gayet ciddi bir şekilde ''lütfen önümden çekilin güneşi engelliyorsunuz ''demişti. 

Kenara çekildikten sonra kızın tepkisini bekledi. Shelby bir kaç saniye sonra gözlerini açtığında öfke dolu bir sesle ''Lord Victım beni izlemekten daha önemli bir işiniz olacağını düşünmüştüm ama görüyorum ki fazlasıyla boş bir gün geçiriyorsunuz''

''Victım'ın gayet meşgul olduğuna eminim..''

Victor gülümseyerek genç kızın yüzünde ki afallamış ifadeye baktı. Gerçekten de kendisini kardeşi ile karıştırmaya devam ediyordu. 

''Siz..nasıl yani.. tanrım yoksa Victor musun sen ?''

''Ta kendisi..Aramızda ki resmiyeti bir anda kaldırman çok hoş .O zaman ben de sana sadece Shelby diyebilirim.''

Victor hala gülümsemeye devam ederken, Shelby sinir ve utanç karışımı içinde ''hayır tabi ki '' diye cevap verdi. 

''Bir anlık şaşkınlığıma denk geldiniz Lord Victor...''

Adının önüne ünvanını koyarak aralarında hala bir resmiyet olduğunu ustaca vurgulamak istemişti. Victor bunu gayet açık ve net bir şekilde anlamış olacak ki '' peki öyleyse size inanıyorum Leydi Shelby ''dedi.

''Ben..ben gitmeliyim, çocuklara kitap okumam gerekiyor , bugün yeni bir kitaba başlayacağız da ''

Tanrım neden bu kadar çok ayrıntı veriyordu ki. Victor bunların hiç biri ile ilgilenmeyecekti büyük ihtimal.Blackler her zaman soğuk ve kibirlidirler diye düşündü. 

Shelby, Victor'un önünden geçip giderken Victor'ın ''bir sakıncası yoksa bende katılabilir miyim ''dediğini duydu.

''Hayır '' diyemezdi. Bu çok dikkat çekerdi.Üstelik çocukların amcasının kitap okuma saatine katılmalarında bir sakınca yoktu.

''Tabi ki ''diye cevap verdi. 

Zaten elinde bulunan kitapla bahçeye doğru yürüdü.Yerde serili olan örtünün üzerine oturduktan sonra çocuklarında oturmasını bekledi. Victor bir kez daha kendisini şaşırtarak örtünün üzerine oturduğunda Shelby tarif edilemez bir sinirle kitabın kapağını açarak okuyacağı sayfayı aradı.

--------------------------------------------------------------------------------------------------

Chester sıcak çayını yudumlarken odanın içinde sinirli bir şekilde bir ileri bir geri yürüyen Shelby 'e baktı.

''Shelby neyin olduğunu söyleyecek misin ?''

''Şu an değil Chester ''diye cevap verdi Shellby. ''Bir kaç dakikaya daha ihtiyacım var ''

Chester sessiz bir şekilde kızı izlemeye devam etti.Sarı saçları ensesinde dağınık bir topuz yapılmıştı. Gözleri yorgunluktan ve uykusuzluktan şişmiş gibiydi.Böyle bile nasıl olup da güzel görünebildiğini düşündü. 

Genç kız düşünmekten dudaklarında yolunacak et bırakmamıştı ve hala da ısırmaya devam ediyordu. Nasıl olur da Victor'un ispanyadan döndüğünü bilemezdi. Bir haftadır karşılaştığı kişinin Victım değil de Victor oluşu kendini yaptığı plan da geri de hissetmesine sebep olmuştu. Daha iki kardeşi birbirinden ayıramazken Victım'ın kendisine aşık olmasını nasıl sağlayacaktı bilmiyordu.

Artık her zamankinden daha dikkatli olmalıydı. Victor 'la konuşurken mesafeli durmalı ve Victım'ın kendisinden hoşlanmasını sağlamalıydı. Böylelikle amaçladığı iki planından birini gerçekleştirmiş olacaktı.

Victor'ı ise şimdilik kafaya takmamalıydı. ''Sadece karşıma çıkan önemsiz bir ayrıntıydı ''diye düşündü. Önemsiz kalmaya da devam edecekti. Black erkeklerine hiç bir zaman gerçekten önemseyeceği duygular hissetmeyecekti.