bc

Aykırı Hayatlar 1 | Karanlık

book_age16+
826
FOLLOW
5.3K
READ
mafia
gangster
bxg
loser
highschool
crime
like
intro-logo
Blurb

Her zerresiyle birbirine aykırı iki insan...

Onlara kurulmuş ölümcül bir tuzak...

En yakınları tarafından uğratılan ihanetler...

İşlenen bir cinayet...

Ve ardından gelen esrarengiz bir not...

"Cehenneme hoşgeldin Vera Akalay. Kaan Barlas senin sonun olacak."

Günaha boyanmış ruhların, geçmişin ihanetiyle kavrulmuş cehennemi...

Bu bir kurtuluş hikayesi değil.

Bu, birlikte yanmanın

hikayesi.

"Aykırılar cehennemine hoşgeldin."

chap-preview
Free preview
1. Bölüm
Yaşadıklarınla değil yaşattıklarınla anılırsın. Ve şunu asla unutma, ne yaşattıysan bir gün onu yaşarsın. ☘️☘️☘️ Araftaydım sanki. Aklımdan geçen her bir düşünce hiddetli bir ihlal, hadsiz bir ihtilâl gibi çaresizlik naraları atıyor, ben zaptetmeye çalıştıkça riyâkar bir ıstıraba dönüşüyordu. Bedenimde yankılanan acı, gerçek bir silahın namlusundan ateş edilmiş bir kurşun gibi saplıydı zihnime. Zinhar ismini duymak istemediğim karanlık geçmiş, benden intikam almak istercesine yaşanılan her şeyin kefaretini bana ödetmiş, işlenen günahları ve hükümran bedenleri tecelli eder gibi önüme sermişti. Ben değildim. Yemin ederim ben değildim. Küçük yaşta maruz bırakıldığım savaşın tek zanlısı ben olamazdım. Kirli bir mazim vardı. Ve hiçbir zaman yakamı bırakmayan namütenahi günahlar, kanlı bir hançer gibi dolanıyordu zihnimde. Yıllar önce, son kez ağladığım o leyl vaktinde bir söz vermiştim kendime. Riyakâr bedenleri, ait oldukları ceheneme kendi ellerimle gönderecektim. Yeminim olsun ki bana attırdıkları çaresizlik naralarını onlara ödetecek ve işledikleri kirli günahların intikamını almadan ölmeyecektim. ***** "EN BÜYÜK TUTKULAR, NEFRETİN HÜKÜM SÜRDÜĞÜ KALPLERDE SAKLIDIR." Veryansın bir istekle konferans salonunun camına bakarken aylardan beri kafamda kurduğum planı gerçekleştirecek olmanın heyecanıyla kavruluyordu bedenim. Evet, belki hadsiz bir istekti benimkisi ama ben haddini aşmaya alışkın bir kızdım. "Bu yıl okulumuzu en iyi şekilde temsil edip Türkiye dövüş şampiyonu olan kişi..." Düşüncelerimi bölen ses, salonda heyecan yaratmak ister gibi sustu. "Vera Akalay!" İsmim, hiddetli bir nara gibi müdürün iki dudağı arasından döküldüğünde salondan yükselen alkış ve beraberinde gelen ıslık sesleri hadsafadaydı. Öfkeyle başımı ovup hayattaki tek gayesi eğlenmek olan insanlara baktım. Nasıl böyle mutlu olabiliyorlardı? Sese tahammülüm yoktu. Aslında... Hiçbir şeye tahammülüm yoktu. Ne sese, ne insana, ne yalana, ne de şuh bir şekilde atılmış kahkahalara... Ama mevzu bahis bensem, sevmediğim ne varsa sonu gelmez bir biçimde beni buluyordu. Keskin bir şekilde içimde yankılanan çaresizlik nidasıyla gelen ve nedenini bilmediğim bir öfke silsilesi kanımda gezinirken gözlerimi karşımdaki kürsüde sırıtarak elindeki kupaya bakan müdüre çevirdim. Bütün gözler bana, ben müdüre, müdür kupaya bakıyordu. Bu döngü beni aşırı rahatsız etmiş, bütün gözlerin bana çevrilmesi hiç hoşuma gitmemişti. Ama hoşuma gitmeyen şeyleri yaşamaya alışkındım. Ben mutsuzlukla öyle bütünleşmiştim ki hoşuma gitmeyen her şeyi sükunetle karşılıyordum. Tenimde gezinen öfkeyi, tırnaklarımla acı çektirmek ister gibi yumruk hâline getirdiğim elime batırdığımda inlememek için dudağımı ısırdım. Tahammül edemediğim alkış sesleri tekrar yükselirken salondakilere içimde durmak bilmeden dönüp duran ateşle bakıyordum. Tam tahmin ettiğim gibi kıskanç gözler üzerimde pinemiş, sanki ait olduğum yer bu okul değilmiş de, o kupayı hiç hak etmemişim gibi kibirli ve bir o kadar çekemeyen bakışlar geziniyordu üstümde. Bunları gördüğüm an, istemsizce oluşan sırıtışımı engelleyememiştim. Benim başarılarımdan aşırı derecede rahatsız oldukları aşikârdı. Ve onların bana karşı duyduğu kıskançlıklar, sadist ruhumun kalın duvarlarını usulca okşuyordu. Evet, pek sevilen biri olduğum söylenemezdi. Sevilmek gibi bir çabam da yoktu. Kafama göre yaşıyordum hayatı. Canım isterse olur, istemezse olmaz. Bu kadar basit. Aptal insanların hakkımda ne dedikleri ve ne düşündükleri zerre umrumda değildi. Mutsuz olduğu hayatların acısını, kendileri başka hayatlara kıyaslarak çıkarıyorlardı. Ve benim, zehirli zihinleri riyakârlıklarla dolu insanlarla işim olmazdı. Önüme düşen kumral tutamları arkaya itip gözlerimi hiddetlice tavana diktim. Her hareketim izleniyor, herkes kürsüye çıkıp o kupayı almamı beklerken ben, günlerdir kafamda planladığım kurgunun az sonra gerçekleşecek olmasını bekliyordum. Geçmişten gelen nefretim o kadar yoğundu ki bu okulu darma duman edip bu nefreti bir şekilde boşaltmam lazımdı. Deli cesaretiydi bendeki. Korkmuyordum çünkü kaybedecek bir şeyim yoktu. "Aslında bakarsanız arkadaşınızın böylesine büyük bir ödülü kazanmasında desteğim ve katkım çok büyük. Bu başarının arkasında ben varım. Öğrencimize gurur duyduğum kadar, kendimle de gurur duyuyorum. Bu kadar emeğin ardından bana da bir alkış gelsin mi?" Salondan müdüre ithafen alkış sesleri gelirken tiksintiyle ona baktım. Hangi dünyada yaşayıp da bu cümleleri sarf ettiğine dair hiçbir fikrim yoktu. Ama hayal görüp olayları kendi zihninde şekillendiren bir şizofren olması kuvvetle muhtemeldi. Zira bana hiçbir desteği olmayan bu piç, şimdi kalkmış benim sayemde mi diyordu? Diyemezdi, dedirtmezdim! Mevzu bahis intikamsa, az sonra âlasını göreceklerdi. Ve ben, sadece bu olayın değil; bu okulda geçirdiğim o lanetli günlerin de intikamını alacaktım bugün. Geçmişteki yılların müdürle hiçbir ilgisi olmasa da cefasını hiç şüphesiz o çekecekti. Boynumu iki yana tıklatıp ayağa kalktım. Fırtına öncesi sessizliği yaşatır gibi dilim lâl kesilmiş, ağzımdan tek kelime çıkmıyordu. Konferans salonundaki herkes bakışlarımdaki değişikliği fark etmiş gibi anında alkışlamayı kestiğinde tehditkâr bakışlarım kürsüdeki müdüre çevrildi. Merdivenleri yavaş yavaş çıkıp sakin adımlarla kürsüye yürüdüm. Birazdan okulu birbirine katacağımı düşündükçe öfkem ayağıma bağlı bir pranga olmaktan çıkıyor, sakinliğimi zorlukla koruyabiliyordum. Hırçın bir deniz gibi zihnimde dalgalanan cümleleri bir kenara bıraktığımda, bana ait kupayı müdüründen almak için elimi ona uzattım. Ama aptal müdür kupayı bana vermek istemediğinden olsa gerek çekiştirmeye başlamıştı. Ortadaki kupayı o kendine, ben kendime çektiğimde bir anlığına duraksadım. Lan bu kupa zaten benim değil miydi? Madem öyle, bu keltoş ne diye kupayı elimden çekiştiriyordu? Nevrim dönmüştü artık. İçimdeki öfkemin perçinlediği güçle kupayı kendime doğru çektim. Müdür ani refleksime hazırlıksız yakalandığında geriye doğru birkaç adım sendeledi. Dengesini kaybedip sertçe yere düşecekken son anda yanındaki kürsüye tutundu. Keşke yere düşseydi de kel kafası kırılsaydı. Zorlukla kendini toparladığında üstüne çeki düzen vermiş ve az önce çok alelade bir şey yaşanmış da sanki hiçbir şey olmamış gibi gülümsedi. O sırada dehşet içinde bizi izleyen gözler müdürle benim aramda mekik dokuyor, kimseden ses çıkmamasına rağmen içimdeki fırtına şiddetini arttırıyordu. Bugün, bu okulu başlarına yıkacaktım. Önümdeki migrafona sesin gelip gelmediğini kontrol etmek için art arda iki kez vurdum. Salonda cızırtı oluştuğunda intikam tecellisiyle dolu bir tebessüm belirdi dudaklarımda. "Ben Vera Akalay..." Delirmiş gibi gülümseyip söze başladığım an, kimse konuşmaya teşebbüs etmiyordu. Bundan güç alıp cürretkâr bir tavırla başımı kaldırdım. Birazdan olacakları düşünmenin soğuk yankısı, bedenimde yakıcı bir öfkeyi ağırlıyordu. "Ben intikam isteyen bir hadsiz, sizin deyişizle nerede ne yapacağı hiç belli olmayan bir manyağım." Kalbime buz gibi bir soğukluk yayılırken gözlerim ateş topu gibi parlıyordu. "İnanın bana hakkımda ne düşündüğümüz zerre umrumda değil. Çünkü siz, lanet olası ezik egolarınızı başkalarının hayatlarıyla tatmin etmek isteyen zavallılarsınız." Delirmişim gibi bakıyorlardı bana. "Bense bugün, burada ihtilal naraları attıracak bir riyakâr. Ve o riyakâr birazdan burayı harabeye çevirecek." Öfkenin verdiği güçle başımı dikleştirip salondakilere baktım. "Başlayalım mı?" ❤️?

editor-pick
Dreame-Editor's pick

bc

HÜKÜM

read
223.5K
bc

AŞKLA BERDEL

read
78.9K
bc

ÇINAR AĞACI

read
5.7K
bc

MARDİN KIZILI [+18]

read
520.6K
bc

Ne Olacak Halim (Türkçe)

read
14.3K
bc

PERİ MASALI

read
9.5K
bc

Siyah Ve Beyaz

read
1.8K

Scan code to download app

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook