[Intro]
(Oh, oh, Oh, oh, oh)
(Oh, oh, Oh, oh, oh)
Baby this love, I’ll never let it die (Oh, oh)
Can’t be touched by no one, I’d like to see him try
(Oh, oh, oh)
I’m a mad man for your touch (Oh, oh)
Girl, I’ve lost control
(Oh, oh, oh)
I’m gonna make this last forever (Oh, oh)
Don’t tell me it’s impossible
(Oh, oh, oh)
Bebeğim bu aşkın ölmesine asla izin vermeyeceğim
Kimse dokunamaz sana, bir denesinler de göreyim
Senin dokunuşuna deliyim
Kızım, kontrolümü kaybediyorum
Bu aşkı sonsuza dek yaşatacağım
İmkansız olduğunu söyleme bana
[Chorus]
‘Cause I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
‘Cause I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
Çünkü seni sonsuz seviyorum
Çünkü seni sonsuz seviyorum
Çünkü seni sonsuz seviyorum
seni sonsuz seviyorum
[Verse 1]
Oh darling, my soul
You know it aches for your’s
And you’ve been filling this hole since you were born, oh
‘Cause you’re the reason I believe in fate (Oh, oh)
You’re my paradise
(Oh, oh, oh)
And I’ll do anything to be your love, or be your sacrifice
(Oh, oh, oh)
Ah sevgilim, ruhumun senin için acı çektiğini biliyorsun
Ve sen doğduğundan beri dolduruyorsun buboşluğu
Sen kadere inanma sebebimsin
Cennetimsin
Ve senin aşkın, kurbanın olmak için her şeyi yaparım
[Chorus]
‘Cause I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
‘Cause I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
Çünkü seni sonsuz seviyorum
Çünkü seni sonsuz seviyorum
Çünkü seni sonsuz seviyorum
seni sonsuz seviyorum
[Bridge]
Meet me at the bottom of the ocean (Ocean)
Where the time is frozen (Frozen)
Where all the universe is open (Open)
Love isn’t random, we are chosen (Oh, oh)
And we could wear the same crown
Keep slowing your heart down
We are the gods now
Okyanusun dibinde buluş benimle
Zamanın donduğu yerde
Tüm evrenin açık olduğu yerde
Aşk rastgele değildir, biz seçilmiş kişileriz
Ve aynı tacı takabiliriz
Kalbini yavaşlat
Tanrıyız artık
[Chorus]
‘Cause I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
‘Cause I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
I love you for infinity
(Oh, oh, oh)
Çünkü seni sonsuz seviyorum
Çünkü seni sonsuz seviyorum
Çünkü seni sonsuz seviyorum
seni sonsuz seviyorum
[Outro]
(Oh, oh, Oh, oh, oh)
(Oh, oh, Oh, oh, oh)
(Oh, oh, Oh, oh)
(Oh, oh, Oh, oh)
"Ah acıyor ya, yavaş olsana biraz"
"Sen zorladın ben mi dedim acı çek diye."
Babamla konuştuktan sonra dans etmek için masadan kalkmıştık. Ama Cüneyt dans etmekten nefret ediyormuş ve bu yüzden hiç dans etmemiş. O yüzden şimdi ayağıma basıyor ara sıra. En son oflayarak konuştum.
"Tamam Cüneyt oturalım Allah aşkına yoksa bende ayak felan kalmayacak."
Hain bir sırıtışla kabul ederek oturdu masaya. Arda bana göz kırparak konuştu.
"Bu güzel hanımefendi benimle dans etmek ister mi?"
Ben cevap veremeden Cüneyt sert bir dille konuştu.
"Hayır."
Ona dönerek tek kaşımı kaldırdım ardından alayla konuştum.
"Güzel hanımefendi diye bana diyor farkındaysan. Eğer sen güzel hanımefendi olmak istiyorsan tabi ona diyecek lafım yok."
Bana gözlerini kısarak bakmaya başladı. Ardından aklına birşey gelmiş gibi sırıtarak cevap verdi.
"Tamam sen onunla dans et bende benimle dans etmek isteyen kızlardan biriyle dans ederim."
Bacağını tutarak cimcikledim. İnleyerek bacağını tuttu.
Kollarımı göğsümde birleştirerek diğerlerini izlemeye başladım. Cüneyt benimle konuşmaya çalışsa bile yüzüne bakmadım.
Bir süre sonra masaya benim yaşlarımda sarışın mavi gözlü yakışıklı bir erkek geldi. Bana bakarak konuştu.
"Selam Aşkım. Annem seninle konuşmak istiyormuş da bizim masaya çağırdı."
Eliyle gösterdiği yere bakınca Merve teyzenin oturduğu masayı gördüm. Merve teyze gülümseyerek bana bakıyordu. Bende nezaketen gülümseyerek ona baktım. Ardından çocuğa başımı sallayarak onayladım.
Masadan kalktım. Cüneytte benimle birlikte kalkmıştı. Ona 'Ne var' gibisinden baktım. Omuz silkerek konuştı.
"Bende geliyorum."
Oflasam da başımı sallayarak onayladım. Yalnız bırakmaya gelmez şimdi kaparlar felan aman diyeyim.
Onunla birlikte Merve teyzenin masasına ilerledim. Masaya gelince konuştum.
"Bir sorun mu var Merve teyze.?"
"Yok kızım. Otur şöyle seninle konuşmak istediğim bir konu var."
Kabul ederek oturdum. Cüneytte benimle oturmuştu. Herkes Cüneyte baksada birşey demediler. Merve teyze az önce yanımıza gelen çocuğu göstererek konuştu.
"Bu benim oğlum Cem. Bak kızım hemen olsun bitsin demiyorum ama açık konuşacağım. Ben seni yıllardır tanırım. Diyorum ki oğlumla konuşun anlaşın sizi evlendirelim"
Cüneyt yanımda dişlerini sıkmaktan çenesini kıracak durumda. Daha fazla olay çıkmasın diye Cüneyt'in elini tutarak konuştum.
"Merve teyze benim zaten bir sevdiğim var. Evlenirsem de Sevdiğim adamla evlenirim. Kusura bakma yani."
Merve teyze ellerimize bir bakış atarak konuştu. Oğlu cem de bozulmuş gibiydi.
"Ben sizi kuzen sanmıştım. Neyse zaten yüzükleriniz yok. O yüzden hemen reddetme kızım."
Kadına bakya. Cüneyt daha fazla dayanamayıp sert bir dilde konuştu.
"Sırf saygımdan geldiğimden beri susuyorum Merve hanım ama yeter. Benim yanımda Sevdiğim kadına dediğiniz sözlere dikkat edin. Asla ayrılık gibi bir durumumuz olmayacak bizim. Allahın izniyle yakında evlenicez."
Onlara sonbir bakış atarak benim elimden tutarak masaya götürdü ardından babama bakarak konuştu.
" Ben izniniz olursa hafta sonu ailemle gelip Ada'yı istemeyi düşünüyorum. "
Cüneyt'in konuşmasıyla şaşkınlıkla ona döndüm.
Allahım sen bana sabır ver!!
Babam ciddiyetle dinledikten sonra bana bakarak sordu
"Gelsinler mi.?"
"Saçmalama baba daha erken. En az 1 yıl gerekli"
Bu sefer şokla bakan Cüneyt'ti.
"1 ay demek istedin galiba güzelim?"
Omuz silkerek konuştum
"Yoo. 1 yıl dedim."
Kulaklarını kapatarak duymadım öyle birşey dedi.
Şuan çocuk gibi ya.
Babam Cüneyt'in omzunu sıkarak konuştu.
"Bak evlat bu işler aceleye gelmez. İyice anlaşın tanışın sonra istersiniz kızı."
Cüneyt istemeye istemeye kabul etti.
Ona bakarak göz devirdim. Ardından lavaboya doğru yürümeye başladım.
Neden mi lavabo?
Çünkü çok pis çişim geldi.
Hızlı adımlarla lavaboya girdim.
35789 saat sonra işeyip çıktım kabinden. Elimi güzelce sabunlayarak yıkadım.
Hijyene dikkat edelim lütfen.!!!
Bak durduk yere babamın söyledikleri aklıma geldi.
Babam gençken bir virüs çıkmış ortaya.
Herkes maskeyle geziyormuş.
Hatta babam bir ara el yıkamanın nasıl olacağını anlatıyorlar demişti.
Ama biz inanmadık. Babam abartmayı sevdiği için öyle demiştir.
Yoksa sokağa çıkma yasağı felan olması imkansız geldi bana.
Ya düşünsenize herkes evlerinde. Ben de ablam da inanmadık şahsen.
Neyse diyerek çıktım lavabodan.
Karşıda kollarını göğsünde toplamış ayaklarını çapraz koymuş bir omzunu da duvara yaslamış olan, benim sevgilim olanından bir adet karizmatik Cüneyt vardı.
Yalnız kalınca aklıma çok pis şeyler geliyor.
Mesela şuan onu yemek istiyorum.!
Ellemek istiyorum.!
Öpmek istiyorum!
Yanaklarını ısırmak istiyorum!
Baklavalarına kaymak koymak istiyorum!
Ben fantazilerle boğuşurken Cüneyt gülerek konuştu
" Beni yemek istediğini bu kadar belli etmesen mi güzelim"
Omuz silkerek konuştum.
"Tamam başka adamlara yiyecek gibi bakarken belli ederim."
Onun sinirden kudurdığunu bilerek saçlarımı arkaya savurarak salona doğru adımlamaya başladım.
Ama ben daha ne olduğunu anlamadan sırtım duvara yaslanmıştu.
Cüneyt iki kolunu başımın yanlarına koyarak beni kıskacına aldı.
Tek kaşını kaldırarak sordu.
"Az önce birşey mi dedin güzelim?"
İtiraf etmek gerekirse fazla çekici geldi gözüme.
Tekrar fantazilere başlamamak adına konuştum.
Şey birazcık tahrik olsun diye dudaklarına nefesimi vererek fısıldamış da olabilirim.
"Bilmem. Birşey mi dedim sevgilim? "
Eğilerek iyice yaklaştı. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu.
Burnunu burnuma sürterek konuştu.
"Beni tahrik etmeye çalışma çünkü o güzel dudaklarını öpmemek için zor duru-"
Daha fazla konuşmasına izin vermeden ensesinden tutup dudaklarına dudaklarımı bastırdım.
Ne yapıyım onu tahrik ediyim derken ben tahrik oldum.
Bok yoluna gidiyorsun.
Cehenneme V.I.P üye olarak katılacağım kesinleşti.
Cüneyt şoktan kalakaldı. Ben tam geri çekilecekken bir eliyle belimi bir eliyle ensemi tutarak iyice kendine çekti.
Bu sefer hem tutkulu hemde yumuşak bir öpüşle karşılık vermeye başladı.
Nefes almak için dudaklarımı hafif araladığım sırada Cüneyt'in dili ağzımın içine girince hafif inledim.
Lanet olsun.!
Utancımdan öleceğim.
Cüneyt sonunda hafif geri çekildi.
Ardından alnımı öperek konuştu.
"Yarın seni ailemle tanıştıracağım. 1 ay içinde de evleniriz yoksa evlenmeden ailelerimize 3 torun veririz bu gidişle "
Hassiktir!!!
Bölüm nasıldı?
Oy verin.
Satır arası yorumlar yapın.