AHU

8.BÖLÜM

Gözlerimi tavana diktim. Sessizce tavanı izledim. Yanaklarımdan yaşlar süzülüyordu. Sessiz sessiz ağladım. İçime içime ağladım. Kapım tıklatıldığında hızla yanaklarımda ki ıslaklıkları kuruladım. Cevabı beklemeden kapım sertçe açıldığında derin bir nefes aldım.

''Ahu ''

Belginin kısık sesiyle kafamı kaldırıp ona baktım. Göz göze geldiğimizde burukça tebessüm etti. Kapıyı yavaşça kapayıp bana doğru ufak adımlarla gelmeye başladı. Kafamı geriye attım. Tekrar tavanı izlemeye devam ettim.

''Açmadın kaç gündür telefonlarını Ahu''

Cevap vermedim. Kollarımı göğsümün üzerinde birleştirdim. Yatağımda çökme hissettiğimde hafifçe yana kaydım. Belgin de tıpkı benim gibi yatağa uzandı. Kafasını bana doğru çevirdiğinde bende usulca ona doğru çevirdim. Gözlerim dolmuştu .Dudaklarımı sıkıca birbirine bastırdım.

''Kendimi hiç iyi hissetmiyorum Belgin. Onu gördüğüm günden beri kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Ben bu kadar yalnızken o neden bi o kadar kalabalık''

Yanaklarım ıslanmaya başladığında kafamı tekrar tavana çevirdim. Ellerimi yüzüme kapayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Canım yanıyordu.

Perişan bir haldeydim.

''Ahu''

Elimi havaya kaldırdım. Başımı olumsuzca salladım. Belgine baktım. o da tıpkı benim gibi yaşlı gözlerle bana bakıyordu.

''Beni teselli etme Belgin. Sen bali yapma''

Kafasını aşağı yukarı salladı. Derin bir nefes aldım. Elim kalbime gitti. Yüzümde acı dolu bir tebessüm oluştu.

''Çok acıyor .Kalbim çok acıyor Belgin''

Belgin yan dönüp kolunu bana doladı. İkimiz de sessiz sessiz ağladık. Boğazımda koca bir yumru vardı. Nefes almamı engelleyen koca bir yumru vardı.

''Belgin yok olmak istiyorum. Ölmek istiyorum''

Belgin korkuyla kafasını kaldırdı. Gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu. Başını olumsuzca salladı. Yanaklarında ki yaşlar hızla döküldü.

''Ahu saçma salak konuşma. Ne yaşandıysa yaşandı ve bitti. Artık önüne bakma zamanı. Kendini yalnızlığa mahkum etme. Kendine bu eziyeti yapma. Bu sen değildin Ahu ''

Yattığım yerden doğruldum. Dizlerimi kendime çektim. Başımı dizlerimin üstüne koydum. Belginde tam karşıma geçip bağdaş kurdu. Ellerimi sımsıkı tuttu.

''Ben her zaman yanındayım . Ailen de hep yanında ne olur unut artık onu. Düşünme''

Kafamı olumsuzca salladım. Yanaklarımdan yaşlar durmadan süzülüyordu.

''Olmuyor''

Ellerimle kafamı sıkıca kavradım. Sertçe ellerimi kafama vurmaya başladım. Belgin korkuyl bana doğru atılıp ellerimi sıkıca tuttu.

''Ahu ne olur yapma kendine bunu. ne olur sakin ol .Hepsi geçecek sadece biraz dayanmak gerek''

Beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Başımı omzuna yasladım. Elleri usul usul saçlarımda dolanmaya başladı.

''Onu seviyor musun dedim bana dedi ki''

Sustum.

Dilim dönmedi. Kalbim paramparça olmuştu.

''Ne çabuk unuttu beni Belgin. ben onu tek bir an bile aklımdan çıkaramamışken o beni neden unuttu. Neden unuttu?''

Belginden biraz uzaklaştım. Elleri yüzümü kavradı. Yüzünde acı dolu bir tebessüm oluştu. Yanaklarımda ki yaşları kuruladı.

''Unut Ahu. Sen de onu unut artık. bak o kendine yeni bir hayat kurmuş sen de vazgeç artık bu sevdadan. Bu iş bitmiş artık ne olur sende bitir artık. Bu aşk seni bitirmeden sen onu bitir''

Gözlerimi kapadım. Yüzü gözlerimin önüne geldiğinde elim kalbime gitti. Acıyla kıvrandı zavallı kalbim.

''Olmuyor. Deniyorum ama olmuyor. Hiç gitmiyor buradan''

Sertçe kalbime peş peşe vurmaya başladığımda Belgin hıçkırıklarının arasında elimi sıkıca tuttu. Gözlerimi açmadan kendimi yatakta geriye bıraktım. Yorganın yarısını boğazıma kadar çektim. Belginde yanıma yatıp sarıldı bana.

''Uyuyalım bir tanem. uyunca geçer. Uyuyalım''

Gülümsedim.

İkimizde asla geçmeyeceğini çok iyi biliyorduk. Gözlerimi kapadığımda yine anılar canlanmaya başladı. Korkarak gözlerimi açtım. Bıkkınca ofladım. Tekrar gözlerimi kapadığımda anıların içinde sürüklenip kayboldum.

***********************************************************************************************

Telefonuma gelen bildirim sesi ile yorganımı tepikleyip yatakta yamuk yumuk oldum. Komodinin üzerinde duran telefonuma uzandım.

'Kimden:Asaf

Uyudun mu Ahu'm''

Yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu. Telefonu göğsüme sıkıca bastırdım. Kahkaha atmak hoplayıp zıplamaktan istiyordum. Bacaklarımı saçma bir şekilde yatakta salladım. Telefonu havaya kaldırıp mesajı sesli bir şekilde okudum.

Ahu'm yazmıştı bana. Ben onun Ahu'suydum. Kendimi inanılmaz hissediyordum.

''Uyanığım''

Bakışlarımı tavana sabitledim. kendi kendime kıkırdadığımda elimi hızla dudaklarımın üzerine kapadım. Telefonu elime alıp yeni mesaj var mı diye bakındım sonra yatakta öteki tarafa döndüm sonra tekrar yeni mesaj gelmiş mi diye baktım ama hala mesaj yoktu. yorganı başımın üzerine kadar çektim. Gözlerimi sıkıca kapadım. Mesaj sesi geldiğinde hızla yorganı savurup telefonumu elime aldım.

''Cama çık''

Kalbim duracaktı. Nasıl yani burada mıydı? Hızla ayağa kalktım. Pencereye doğru hızlı adımlarla ilerlerlerken bir anda durdum. üstüm başım dağılmış saçlarım birbirine girmişti. Çocuğun karşısına gece gece bu şekilde çıkamazdım. hızla saçlarımı açıp sıkıca topladım .Üstüme ince bir hırka geçirip perdeyi araladım. Bakışlarım anında onu bulduğunda elim kalbime gitti. Gülümseyerek bana bakıyordu. Bende onu gülümseyip el salladım. Ardından telefonu havya kaldırıp salladığında önce anlamadım ardından gözüm yatağın üzerinde ışığı yanan telefonuma kaydı. Aramayı cevaplandırıp tekrar pencerenin önüne geldim.

''Uyumuyordun dimi güzelim''

Kıkırdadım.

Birinin güzeli olmak şahane bir şeydi. başımı olumsuzca salladım.

''Beş dakika aşağı gelsen sıkıca sarılsam kokunu yarına kadar depolasam ciğerlerime olmaz mı''

Ben bu adamı çok seviyordum. Kafamı aşağı yukarı salladım. Bu yaptığım çok tehlikeliydi. Saat birdi ve herkes uyuyordu evden birine yakalanırsam çok büyük bir felaket olabilirdi ama o tam karşımda durmuş güzel sözlerini söylerken onu reddedemezdim. Sessizce odamdan çıkıp parmak ucumda yürüdüm. Ayakkabılarımı elime alıp anahtarı usulca çıkarttım. Ardından kapıyı olabildiğince sessiz kapadım. Dışarı çıktığım anda belime dolanan kollarla gözlerim kapandı.

''Ahu'm''

Beni usulca kendisine çevirdi. Elimde tuttuğum ayakkabılarım sertçe yere düştü. Gözlerim kocaman açıldı. İşaret parmağımı dudağımın üzerine koyup şşşşş dedim. Parıl parıl parlayan gözleriyle gülümseyerek bana bakıyordu. Beni kendine çekip sımsıkı sarıldığında kollarımı ona doladım. Kokumu uzun uzun içine çektiğinde kıkırdadım.

''Kimseye yakalanmayalım lütfen''

diye mırıldandım. bir yandan da etrafı kolaçan ediyordum. Saçlarımın arasına küçük bir öpücük bıraktığında ayrıldık. Ellerimi sıkıca tuttu. Ardından iki elimin üstüne de minik buseler kondurdu. Bakışlarımız buluştu.

''Çok özlüyorum ben seni ''

Gülümsedim. Elim sakallarına dokundu. Temasımla gözleri kapandı. Yanağını avucumun içine bastırdı.

''Bende seni özledim Asaf''

Kafasını çevirip avcumun içine bir öpücük bıraktı.

''Asaf diyen dillerini yesinler. Seni veren rabbime şükürler olsun''

Beni kendine çekip sıkıca sarıldığında kollarımı ona sardım. Kokusunu uzun uzun içime çektim.

''Ahu ''

Benden çok hafif uzaklaştı. Yüzümü kavradı.

''Çok seviyorum ben seni''

Gülümsedim. Alnıma bir öpücük bıraktı ardından iki yanağıma birden ufak buseler kondurdu. İki eliyle yüzümü kavrayıp yakınlaştırdı kendine.

''Seni o kadar çok seviyorum ki ben daha önce kimseyi bu denli çok sevmemişim. Senin sevgin sana olan aşkım kalbime sığmıyor seni görmediğim her an deli gibi özlüyorum hep seni göresim geliyor seni . Seni alsam gömleğimin üst cebine koysam. Özledikçe çıkarıp öpsem koklasam olmaz mı?''

diye mırıldandığında bana iyice yaklaşmıştı. Dudakları dudaklarıma değmek üzereydi. gözlerimi kapadım.

''Ya sıkılırsan benden''

diye nazlı bir edayla fısıldadım. Gülümsedi.

''Senden sıkılmak mümkün mü? Sana olan aşkımı sığdırabilsem keşke kalbime''

Dudağı dudağıma değdi. Küçük bir öpücük kondurup geri çekildiğinde sanki bir rüyadan uyanırcasına sırıttım.

''Sen ben olmuşsun Ahu. Biz olmuşuz''

Gülümsedim. Dudağının kenarına uzun bir öpücük bıraktım.

''Hiç ayrılmayalım''

diye mırıldandım. Ellerimi sıkıca tuttu.

''Senden ayrıldığım gün bil ki kara toprağın altına girmişimdir''

Kaşlarım çatıldı. Elimi dudaklarının üzerine bastırdım.

''Deme öyle şeyler.''

Avcumun içine bir öpücük bıraktı. Alnını alnıma yasladı.

''Seni çok seviyorum canım sevgilim''