Eğitim hayatımda lise de edebiyat hocam bana sen ilgilenirsen iyi bir yazar olursun demişti! Hep içimde bir uhdedir! Hayat rüzgarı beni başka yerelere savursa da bu anlamda bana katkı sağlayacak bir platform olan dream a denk geldim. Ben yazı yazmayı çok seviyorum, en büyük hayalim arkamda bana ait birşeyler bırakmak. bu yüzden yazar olmak ile ilgili ilk adımı atarak eğitimlere katıldım ve sertifika ve katılım belgelerim var bu işi ciddiye alıyorum elbette! enbuyuk arzum, benim kitaplarımı okuyan bir kitlem olması, onların güzel yorumlari ve takdirleri herşey yolunda giderse buna ulasabilecegimi umuyorum istiyorum.
Biri kendi ülkesinde alıştığı geleneklerin, diğeri bambaşka bir kültürün gölgesinde büyümüş… İki farklı hayat, iki farklı dünya.
Aralarında uzak yollar, diller, inançlar ve alışkanlıklar var. Ama kalplerin dili tek: Aşk!
Onlar birbirini tanımadan önce, yolları kesişeceklerini bilmeden yaşıyordu. Ama kader, çoktan kalemini almış, onlar için bir senaryo yazmıştı.
Bir tesadüf, bir bakış, bir dokunuş… Ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Çünkü bazı karşılaşmalar, dünyanın neresinde olursan ol, kaçınılmazdır.
Bu hikâye; aşkın sınırları aştığı, farklılıkların tutkuya dönüştüğü ve kalplerin aynı dilde konuştuğu bir yolculuğa davet ediyor. Bütün bunlar olurken, zaman zaman kavgalar, küskünlükler, kabul görmek için verilen ödünler! Hepsi zahmetli ve zor, ama Tutku dolu bir aşk için değmezmi?
Aşkınız için en fazla ne yapabilirsiniz? herseyinizi feda edebilirmisiniz? yada kendinizden vazgeçmeniz, hayatınızdan vazgeçmeniz! onun ikinci şansı ise! bunu göze alırmısınız?
küçük yaşlardan beri hem arkadaş olan, hemde birbirlerine çekilen iki kişi ve arkadaşları olan kız , genç adama gizliden aşık! içinde yıllar yılı söyleyemediği sevgisi var, çok cesur, akıllı, ve olgun! ve asla söyleyemediği şeyler var! ve dile getiremediği gerçekler!
Ne kadar da kötüdür, kalbini kaptırmış olmak ve duyulan aşkın karşılığının olmaması!
ızdırap içerisinde sürekli bir kalp ağrısı, zaman zaman o aşkı elde etmek için yanlış yollara sapmak ama yine de kıyamamak! bir daha! bir daha başa almak, yeniden başa almak!
aşk üçgeninde kim kazanacak! kaybedeni varmı?
ölüm bazen, geridekilere şifa olabilir! bir şeyler bırakırsın ve o bıraktıkların, başkalarına nefes verir, kaybettiklerinin acısını hafifletir ve onlar için bu benim şansım! bu benim ikinci şansım derler!
ölümle, Bitmiş bir aşkın arkasında kalanlar, bırakılanlarla onun son nefesine kadar da yetebilir, yetinebilir!
çocukluk yaşlarında hayatın zorlukları ile karşılaşmış ve kendi ekseninde zor dönemlerden geçmiş iki insanın karşılaşması zaman zaman çatışmaları, zaman zaman da birbirlerine bir şekilde iyi gelmeleri ve değiştirip dönüştürmeleri ile ilgili bir süregelen olaylar trajediler ve bunlardan çıkış yolları. zamanın ne getireceğini bilmediğimiz bir sürü anlamsızlıklar yaşadığımızda, bunlara dair gösterdiğimiz dirençler, yüzleşmek zorunda olduğumuz korkularımızın bizi ne kadar güçlü kıldığı, dönüşürken bir önceki adımda yaşadığımız zayıflıkların nasıl güçlü bir kabuk bağladığına şahit oluşumuz.
elbette tüm bunlar tek bir ele ait değil, insanız ve asla yalnız olamayız. taş taşa değdiğin de duvar olacak, temelleri sağlamsa, güçlü ise yıkılmayacak.
her ilişki bir sonraki yaşananlara ve yasayacaklarımıza gebedir. karşımızdakini severken başlangıçta onu akıl süzgecinden asla geçirmek aklımıza gelmez, bedeni ihtiraslarımızın ve kalbimize verdiği heyecanı takip ederiz.
oysaki iki farklı ruh, değişken, hayata bakış açısı farklı!
nasıl ve nerede denk gelecek bu algoritmanın formülü...
acı çekeriz, katlanma kat sayımız yüksek ise sabrederiz. eğer yoksa çeker gideriz.
seçimlerimiz hep kendimizden yana olmalı, yoksa kaybetmeye mahkum olabiliriz.