Aslan, sert mizaçlı, otoriter ve güçlü bir ağadır. İki yıldır kuzeni Leyla ile evlidir ve ona olan sevgisinden şüphe duymaz. Ancak çocuk sahibi olamamaları üzerine ailesinin baskısıyla kuma almaya zorlanır. Seçilen kadın, sessiz ve narin bir genç kız olan Rojda’dır. Rojda, istemediği bir evliliğe sürüklenirken, Aslan ona büyük bir öfke besler. Onu istemediğini her fırsatta belli eder, ancak zamanla Rojda’nın güçlü duruşu ve taşıdığı masumiyet, Aslan’ın kalbinde beklenmedik duygular uyandırmaya başlar. Leyla, kocasını kaybetmemek için her türlü entrikayı çevirirken, Rojda’nın hamile olduğunu öğrenmesiyle daha da hırçınlaşır. Kendi çocuğunu istemezken Rojda’nın bebeği için savaşması, onu daha da öfkelendirir. Ancak Aslan, Leyla’nın gerçek yüzünü gördüğünde ona karşı beslediği tüm duygular yok olur ve onu konaktan kovar. Zaman içinde Aslan ve Rojda arasında beklenmedik bir bağ oluşur. Nefretle başlayan bu evlilik, zamanla tutkulu ve derin bir aşka dönüşürken, törelerin, aile baskısının ve geçmişin gölgesinde şekillenen kaderleri onları zorlu bir sınava sokacaktır.

Ela, üç yıl boyunca aşk sandığı bir evliliğin içinde kaybolmuştu. Kocası Doğu’nun sevgisi zamanla eleştirilere, küçümsemelere ve en sonunda ihanete dönüşmüştü. Bir gece, Doğu’nun bir başka kadınla olan mesajlarını gördüğünde dünyası yıkıldı. Ancak bu kez sessiz kalmayacaktı. İhanetin yarattığı enkazın altında ezilmek yerine ayağa kalkmayı seçti. Yıllarca bastırdığı gücünü keşfederek, Doğu’dan kurtulmak ve kendi hayatını inşa etmek için mücadele etmeye başladı. Fakat bu yol, sanıldığı kadar kolay olmayacaktı. Doğu boşanmayı reddediyor, Ela’nın hayatı üzerinde hâlâ söz sahibi olduğunu sanıyordu. Ela, kendini bulabilecek mi? Doğu’dan tamamen kurtulup yeni bir hayata adım atabilecek mi? Yoksa geçmişin hayaletleri onu geri mi çekecek?

Babasının kumar borcu yüzünden hayatı mahvolan bir kadın, kendisine borç takıp kaçan adamın kızını kaçıran acımasız bir adam ve ikili arasında sonrasında nefretten doğan bir aşk.... Derin ve Poyraz'ın hikayesine hoş geldiniz ❤️

Güzel. Demek nihayet lütfedip dönebildin.” Elif başını kaldırdı, Kuzey’in gözlerindeki öfkeye baktı ama ona bir cevap vermedi. Sessizce montunu çıkarıp koltuğun kenarına bıraktı. Kuzey dişlerini sıktı. “Hiçbir şey olmamış gibi mi davranacaksın?” Elif hafifçe başını yana eğdi. “Ne yapmamı bekliyordun? Dram mı?” Bu küçümseyici rahatlık, Kuzey’in daha da sinirlenmesine neden oldu. “Dram mı?” diye tekrarladı alaycı bir kahkaha atarak. “Beni bütün gece merakta bırakıp, sabaha kadar seni bulamamamı sağladıktan sonra… buna dram mı diyorsun?” Elif omuz silkti. “Beni yolun ortasında bıraktın, hatırlıyor musun? Geri dönmek zorunda değildim ama ben geldim. Daha ne istiyorsun?” Kuzey’in gözleri kısıldı. “Bana bunu bilerek yaptın, değil mi?” Elif ona düz bir bakış attı. “Bunu konuşmak istemiyorum.” Kuzey’in içindeki öfke patlamak üzereydi. Onun gece boyunca delirmesine, çıldırmasına neden olmuştu ve şimdi sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu. Elif’in bileğine hızlıca uzanıp onu durdurdu. “Bunu konuşacaksın, Elif.” Elif, bileğindeki sıkı tutuşa rağmen başını çevirdi. “Beni bırak.” Ama Kuzey’in niyeti yoktu. “Bu oyunu oynamaya devam edersen, sınırları ben belirlerim. Beni delirtmeye çalışıyorsan, başarılı oluyorsun.” Elif gözlerini ona dikti. “Kuzey… Oyun oynayan ben değilim. O gece beni orada bırakan sendin. Benimle bir oyunun içindeymişsin gibi konuşma.” Kuzey’in parmakları biraz gevşedi ama hâlâ bileğini tutuyordu. Gözlerini Elif’in yüzüne kilitlemişti. Onu okumaya çalışıyordu. Sonra aniden elini çekti ve geriye bir adım attı. “Bir daha böyle bir şey yaparsan, sonuçlarına katlanırsın,” dedi sert bir sesle. Elif gözlerini kırpıştırdı. “Sen de beni bir daha yolun ortasında bırakmazsan, ben de seni merakta bırakmam.” Kuzey’in yüzü gerildi ama bir şey söylemedi. O gece yaşananları tamamen çözemediklerini ikisi de biliyordu. Ama ortada kesin bir şey vardı: Bu savaşı her ikisi de farklı şekillerde sürdürüyordu. Ve kimsenin geri adım atmaya niyeti yoktu.

"Lanet olsun! Ne yaptığını sanıyorsun?" diye bağırdım. "Hadi ama sadece biraz eğleniyordum " "Neden bu kadar tepki gösteriyorsun ki?" "Bir kurda arkadan gizli gizli yaklaşmak sence eğlenceli mi!" sonra bir an aklıma gelip daha çok bağırarak; "Hem sen üç gündür nerdesin!" "Her yerde seni arıyorum!" çıkan yüksek sesimden dolayı elini kulağına götürmek zorunda kalmıştı. "Arthur kulağımı patlattın.!" Ben sinirden kudururken o benim bu durumumdan eğleniyordu. Sonra gözlerine dikkat ettim göz rengi parlak lilaydı. "Gözlerin?.." dediğimde bana şaşkın bakıp, " Ne olmuş gözlerime? " dedi. "Lila rengi " "Eğlendiğim de göz rengim Lila olur" dedi. "Nasıl yani ruh haline göre göz rengin mi değişiyor?" dedim. Kafasını aşağı yukarı salladı.

İtalya'nın en zenginlerinden olan, herkesin korktuğu,sert ve acımasız biri olan Alex Giovanni'nin hayatımı değiştireceğini nerden bilebilirdim ki? Ailemin baskısından kurtulmak için İtalya'nın sahil kasabası olan Portofino'ya kaçıp onun malikanesinde hizmetçi olarak çalıştığım günden beri filmlerde olur dediğim her şeyi görmem ile hayatımın artık eskisi gibi olmayacağını anlamıştım.Onun karanlık kişiliğini ve evinde onun için çalışan seks işçilerini görünce kendimi bu bataklıktan kurtarmaya çalıştım fakat hesaba katmadığım bir şey vardı; herkesi sürekli aşağılayan, insanlara böcek gibi davranan Alex'in çekimine gireceğimi asla planlamamıştım.

Rex her ne kadar eve gitmemi söylemiş olsa da bir türlü gidememiştim öylece ofiste durmuş Ella'nın hakaretlerini Rex'in ise onu sakinleştirmeye çalışmasını dinliyordum. "Bu kadar yeter artık! Bana bu şekilde hakaret edemez!!" onun yanına gidip bana söylediklerini tek tek ona yedirecektim. Kimse benimle bu şekilde konuşamazdı! Hızla odanın önüne geldiğimde kapıyı açacakken Rex'in sesi ile durdum. "Bir sekreter yüzünden şu yaptıklarına bak!" "Rex beni delirtmek mi istiyorsun! Beni o kadınla aldatırken yakaladım seni" sonra tiksinerek,"Beni öyle basit ve sıradan birisiyle nasıl aldatırsın!" "Sende dedin. Burcu gibi basit biriyle işim olmaz zaten. Bir dinle artık beni!" Rex'in hakkımda sarfettiği her ezici kelime boğazımda yumru oluşturuyor nefes almamı zorlaştırıyordu. "Tamam dinliyorum seni konuş Rex!" Onun derin bir nefes aldığını burdan bile duymuştum. "Bak tamam kabul ediyorum onunla aramda bir şeyler geçti. Ama düşündüğün gibi değil." dediğinde Ella sinirle gülüp,"Ya nasıl! Benimle yatmayıp onunla yattın mı!! Bu yüzden mi benimle olmuyordun!" tekrardan öfkeden delirmeye başlayan kadını nefes almadan dinliyordum. Daha doğrusu Rex'in ona ne söyleceğini fazlasıyla merak ediyordum. "Saçmalama tabiki onunla yatmadım!" dediğinde aralık olan kapıdan onun Ella'yı kendine çekip kolları arasına aldığını görünce içimde kopan bir şeyler hissettim. Aynı bana yaptığı gibi yanağını okşayarak,"Onunla asla yatmam da. Bu vücut sadece sana ait Ella." Bu şekilde konuştuğu için afallayan ve anında yumuşayan kadın daha sakince,"O zaman neden onu öpüyordun?" "Onunla sadece eğleniyordum ona karşı asla bir şey hissetmiyorum. Yaptığım şey yanlış biliyorum ama inan bana bundan fazlası değil." sonra Ella'ya yaklaşarak,"Tek sevdiğim ve hayatımı paylaşacağım kadın sensin. O sadece önemsiz biriydi." diyip onu öpmeye başlayınca gözümden tek bir damla aktı. Bugüne kadar sürekli içimi kemiren o düşünce gerçekti. Beni hiç sevmemişti. Benimle olabilmek için kurduğu bir düzendi sadece.Aslında bugüne kadar Ella'ya olan duyguları gerçekti, benimle olan duyguları sahteydi. Yüzümden akan yaşları sertçe sildim. Artık burda ve onunla kalmak için bir nedenim yoktu. İkisi de iğrenç ikisi de midemi bulandırıyordu. Onlar içerde aşklarını yaşarken ordan ve tüm bu sahte gerçeklikten uzaklaşmak için hızla orayı terkkettim. Bundan sonra Rex diye biri hayatımda olmayacaktı! Rex ve Burcu'nun hikayesine hoş geldiniz. ❤️

Hazal nişanlısı tarafından ihanete uğradıktan sonra herkesi geride bırakıp Kanada’nın Vancouver şehrine taşınır ve orda Kanada’nın en zengin ailelerinden olan Grant ailesinin oğlu Adrian ile yolları kesişir. Nefretten doğan bir aşk hikayesine hazırsanız başlayalım. ❣️ Ben keyif alarak yazdım sizde umarım keyif alarak yeni hikayemi okursunuz...

Peşindeki adamlardan kaçarken bambaşka bir dünya ile karşılaşan Eva ruh eşi olan ve bölgenin en büyük sürüsünün acımasız Alfası olan Colt ile karşılaştığında işler hiçte istemediği şekilde evrilir. Colt ve Eva'nın dünyasına hoş geldiniz...

Bu kitap "Yeni Bir Dünya " kitabının devamıdır. İlk kitabı okumadıysanız "Yeni Bir Başlangıç" kitabını anlamayabilirsiniz....Lucas, Lily'e kendini affettirebilecek mi? Kurt adamların dünyasında geçen olaylar döngüsünde Alfa Lucas ve insan olan Lily arasında yaşanan ilişkiyi anlatan 2.kitabım olan "Yeni Bir Başlangıç" umarım beğenirsiniz şimdiden iyi okumalar....💚

"Senin burda ne işin var!! " "Niye evde değilsin?!!" "Sıkıldım" "Prenses sıkılmış mış .... yazık...." "Lilyy , aptal mısın sen !! " "Dün gece yan sürüye saldırı düzenlediler " "Hâlâ kaçan haydutları arıyor herkes " "Ve senn! Sıkıldığın için dışarı çıkıp dolaşıyorsun!!" "Kimse senin bakıcın değil ! " "Herkesin işi gücü var bir de senin aptallıklarınla uğraşamazlar!" "Şimdi..... hemen eve gidiyorsun! " Karşımdaki kurt o kadar kendini kaptırmıştı ki benim ne halde olduğumu görmedi. O ağır bir şekilde konuşurken gözlerimden yaşlar akmaya başladı... ......... Lily ,o bir insan ve uzman bir Biyolog ...Aldığı bir iş teklifi hayatını değiştirecektir.Kurt adamların yaşadığı boyutta yok olmak üzere olan ormanı araştırmak için görevlendirilir ve Lily, Ay Sürüsü lideri Zade tarafından davet edilir ve onun koruması altına girer...Lucas, bölgenin en büyük sürüsü olan Kanlı Ay Sürüsünün Alfası herkesin korktuğu, acımasız bir alfa.İnsanlardan nefret eder, onları güçsüz bulur bir gün Lily ile yolları kesişir.Bakalım yolun sonunda bu üçlüyü ne bekliyor olacak...