KELEK (+18)Updated at Oct 24, 2025, 13:33
İçime biraz daha girdiğinde, acıyla inledim. Aslında inlememeye ve bağırmamaya çalışmıştım ama olmadı. Etrafdaki herkesin ortasında, Atilla'nın altında, acı ve zevkin karışımıyla inliyordum. Atilla'nın cayır cayır yanan bedeni, üzerimde hareket ederken, ellerimi onun geniş sırtına götürüp, bronz tenind egezdirdim. İçime daha sert girdiğinde tırnaklarımı onun sırtına geçirdim. Ben kendimi geriye doğru çekip kaçmaya çalıştıkça, o, biraz daha geliyordu bana. Bacaklarımı kavrayıp, kalçamı avucuyla sıkarak, gözlerimin içine baka baka içime girip çıkıyordu ve sanki onun bir parçası değil de, sıcak demir bir sopa giriyordu bana.
''Ahhh! Atilla!'' diye inledikçe utanıyordum ama onların bir geleneğiydi bu, utanmamam gerekiyordu. Bunu biliyordum, fakat, elimde değildi...
Sonra belimden sararak beni kaldırdı, içimden çıkmadan dönüp oturdu ve ben, onun geniş omuzlarına tutundum. Korkunç gözleri, maskesi, ellerimin altındaki inanılmaz derecede geniş ve kaslı omuzları, bronz, parlak teni, vücudundaki yaraları, dövmeleri, her şeyiyle bir insan olamayacak kadar insanüstü ve güzeldi.
Bir eli belimde, diğer eli kalçamda, beni kucağında oturtup kaldırıyordu ve canım bu pozisyonda daha fazla yansa da, dayanmaya çalışıyordum.
"Atilla..." diye inledim gözlerine bakarak.
"Artık sana mühürlendim," dedi, "bizi sadece ölüm ayırabilir..."
Hatırladım.
Onu öldürmek zorunda olduğumu hatırladım.
Onu öldürmezsem, kardeşime kavuşamayacağımı hatırladım...
Kardeşini yaşatmak için yüklü bir paraya ihtiyacı olan Nilay Kuzguncu, hastane bahçesindeki bankta otururken yanına gizemli bir adam gelir ve ona, ne isterse yapması karşılığında ihtiyacı olan parayı vereceğini söyler.
Nilay, başına ne geleceğini bilmese de, son çaresi olarak gördüğü bu teklifi kabul eder ve parayı alır.
Şimdi verilen paranın karşılığında kendisinden istenen garip bir isteği yerine getirmesi gerekir...
YETİŞKİN ÖĞELER İÇERİR:
Ayrıca kan, korku ve şiddet sahneleri barındırmaktadır.