Aşka İkinci Şans +18Updated at Jul 9, 2025, 03:55
(seriden bağımsız okunabilir) •İkinci Şans 2024
"Onunla olacağıma, bacaklarımı kırıp spor kariyerime son veririm daha iyi!"
Biz sevgili değil miydik?
Dün gece... Ara sokakta onunla karşılaştığımda kucaklamıştı beni sıkıca. Ayağımı yerden kesip döndürmüştü etrafında. Dahası... biz öpüşmüştük! B-Benim ilk öpücüğümdü! Elimi dudaklarıma götürdüm ve geceden kalan hissi tattım bir kere daha.
"Git buradan Münevver. Kafanda ne kurdun, ne bitirdin, bilmiyorum. Sana birkaç kez iyi davrandım diye aşk mı sandın bunu?" belirgince yutkunurken iki yana salladı başını. "Yanılmışsın. Değil seni sevmek, etrafımda varlığını hissetmek bile tiksindiriyor beni!"
***
Kader bizi on yıl sonra yine karşı karşıya getirmişti. Bunun ilahi adalet olduğunu biliyordum. Tam şuanda ondan nefret etmem gerekiyordu değil mi?
"Bir şans daha ver Münevver. İkinci bir şans!"
"Git buradan Kutlu!"
Tarihi tekerrür ettirirken aldığım intikamın neşesi olur sanıyordum. Madem öyle, neden doluydu gözlerim? Islak izler bırakan dudaklarının tesiri yüzümde, boynumda, kulağımın tam arkasında yerini hissettiriyordu.
"Kafanda ne kurdun, ne bitirdin, bilmiyorum. Sana birkaç kez iyi davrandım diye aşk mı sandın bunu?"
Anlamıştı. Zira kendi cümleleri yankılanıyordu kulaklarında. İkinci bir şans ha!
"Yanılmışsın. Sana acıyıp yanımda çalışmana izin verdiğim için bile pişmanken, benden ikinci bir şans isteyemezsin!"
İkinci bir şans... Sadece hak edene verilmez miydi?
"Söz veriyorum kanıtlayacağım! Bana ikinci şansı verene kadar bırakmayacağım seni!"
•
Münevver, lisedeyken sevgilisi Kutlu'nun, herkesin önünde kendisini zorbalayarak, üzerinde iddia oynayıp kandırdığını itiraf etmesine o kadar içerlenir ki, kendi kendine bir yemin eder: Kimseye güven yok! Bir daha asla birine küçük kalbini verecek kadar güvenmemeyi kural haline getirir.
Fakat en nihayetinde kader ondan yana olur. İsmini Mine olarak değiştirip, herkesin gıptayla vitrinlere baktığı o ayakkabı ve çanta markasının sahibi olarak kendi şirketini kurar. Minelver markası Avrupa'da ününü duyurunca, sosyeteninin biricik gözdesi haline gelir.
Tabii ilgi, beraberinde takıntılı sapıkları da peşinden getirir. Gittiği her yerde kendisini takip eden, bir bürokratın oğlu Pamir; Mine'ye kafayı fena halde takmış durumdadır. Fazla ileri gidip işleri taciz seviyesine ulaştırınca, Mine kendine bir yakın koruma seçmeye karar verir.
İşte tam bu noktada...
Kader on yıl sonra ikinci bir şans yolunda, sakatlanarak boks kariyerini bitiren ve uzun süre çete başı olan Kutlu'yu; ünlenerek şirketini kuran Mine'yle karşı karşıya getirir! Zira iş görüşmesine gelen adam, yıllar önce Mine'yi herkesin önünde aşağılayan Kutlu'dur.
Peki Mine'nin kalbi, Kutlu'yu affedecek kadar merhametli mi? Yoksa onu işe alıp geçmişte yaşattığının bedelini zorbalıkla ödetecek kadar kırık mı?